Bırakın söylemleri, icraat yapın

Trabzon...

Muhteşem bir tarihe, eşsiz bir kültüre ve nefes kesici güzelliklere ev sahipliği yapan bir şehir…

Fakat bu görkemli geçmişin gölgesinde, şehrin bazı eksiklikleri de göze çarpıyor.

Bu yazıda, Trabzon'un sahip olmadığı ve şehre değer katabilecek bazı unsurları ele alacağız.

Trabzon'un tarihi sadece kendi sınırlarıyla kısıtlı değildir.

Bu topraklar, imparatorluklara başkentlik yapan, fetihlere şahitlik eden ve önemli liderlere ev sahipliği yapan bir coğrafyanın parçasıdır. Bu nedenle, Trabzon'un kimliğinin tamamlanabilmesi için bu tarihi figürlerin ve onların miraslarının da anılması gerekir.

İsterseniz soru cevap ilerleyelim.

Mesela;

Neden Trabzon’un raylı sistemi yok?

Neden Trabzon’un bir teleferiği yok?

Neden Trabzon’un bir fünükileri yok?

Neden Trabzon’da, şehirde valilik yapıp yöneten Yavuz Sultan Selim, doğum yeri Trabzon olan Kanuni Sultan Süleyman, fethini gerçekleştiren Fatih Sultan Mehmet ya da 3 kez şehre ziyarete gelen ve tüm mal varlığını Türk milletine bu şehirde vasiyet eden Atatürk’ün bir belgeseli yok.

Neden Trabzon’un bir fetih 1461 panaroması yok?

Neden Trabzon’un bir yatırım adası, lojistik üssü yok?

Neden Trabzon’un bir deniz üs komutanlığı yok?

Neden Trabzon’un bir tersanesi yok?

Neden Trabzon’un bir adam gibi marinası yok?

Neden Trabzon’un bir kruvazuer limanı yok?

Neden Trabzon’un bir biyolojik arıtma tesisi yok?

Neden Trabzon’un bir toptancı hali yok?

Neden Trabzon’un bir Michelin yıldızlı restoranı yok?

Neden Trabzon’un bir lunaparkı yok?

Neden Trabzon’un oyuncak müzesi yok?

Neden Trabzon’un bir fındık, çay, elma, tütün müzesi yok?

Neden Trabzon’un bir minyatür Türkiye’si yok?

Neden Trabzon kadınının gücünü, Trabzon erkeğinin pratik zekasını çalışkanlığını canlandıran bir heykeli yok?

Neden Trabzon’un, Trabzonspor’un şehrin en görünen yerinde bir şike anıtı yok?

Neden Trabzon’un gerçekten Trabzon insanının ürettiği ürünleri satabileceği bir organik pazarı yok?

Nerede balıkçılarımız?

Nerede hamallarımız?

Nerede süpürgecilerimiz?

Nerede, bakırcılarımız, kalaycılarımız?

Nerede kemençecilerimiz?

Haşlamamız, köftemiz, balığımız, lahana sarmamız, pilavımız, kuymağımız, pidemiz, tereyağımız, peynirimiz, Trabzon ekmeğimiz, mısır ekmeğimiz, kayganamız nerede…

Keşanımız, bıçağımız, kaşığımız, tabancamız nerede?

Nerede sanatımız, sanatçılarımız?

Başarımız, basınımız bu şehrin yetiştirdiği bürokratlar siyasetçiler nerede?

Trabzon'un geçmişi gurur verici, potansiyeli ise muazzam...

Bu eksikliklerin giderilmesi ve şehre özgü değerlerin ön plana çıkarılmasıyla Trabzon, hak ettiği yere ulaşabilir ve geleceğe daha umutlu bir şekilde bakabilir.

Trabzon’da turizm diyeceksek, 4000 yıllık tarihi şehiriz diyeceksek, medeniyetlere ev sahipliği yaptık diyeceksek, Trabzon her zaman özel ve güzel diyeceksek önce bunları yapacağız.

Bunları başaran şehirler kimseye bir şey demiyorlar, yaptıkları ile kendilerini gösteriyorlar.

O sebeple şunu öneriyorum: Söylemleri bırakalım, yapmaya bakalım…