Yetmişli yıllarda söylediği şarkılarla, oynadığı filmlerle ülkede adeta fırtınalar estiriyordu.

Gençliğimizin idolüydü. Çaresizliğini haykırmak isteyen, hayatın ağır yükü altında ezilen, içinde biriktirdiklerini söyleyemeyen insanların sesiydi.

Belki de bizim yerimize haykırdığı ve isyan ettiği için Ferdi Tayfur’u çok seviyorduk.

Ferdi Tayfur’un kelimelerle izah edilemeyen bir misyonu ve duruşu vardı. Geniş halk kitlelerini (zengini, fakiri hiç fark etmez) büyülenmiş gibi peşinden sürüklüyordu.

Konserlerinde seyirciler, şarkılarını tarihin gördüğü en büyük koro eşliğinde söylüyordu.

Yetmişli ve seksenli yıllarda sahnelerde Ferdi Tayfur fırtınası eserken,
Yeşil sahalarda da Karadeniz fırtınası esiyordu.

Lig şampiyonu olduğumuz 1980/81 yılında bir Rize deplasmanında kalecimiz ve takım kaptanımız Şenol Güneş ile birlikteki resmi aslında çok şeyler ifade ediyordu.

Anadolu'nun bağrından çıkan ama farklı kulvarlarda yarışan bir haykırışın sesiydi onlarınki ve öyle de oldu!

Her ikisi de tahmin edemeyecekleri inanılmaz başarılar yakaladılar. Ellerimiz çatlayana kadar alkışladık, karşılıksız sevdik onları.

Aslen Adanalı olan Ferdi Tayfur, İstanbul'da 1993 yılında Gülhane Parkı'nda verdiği açık hava konserinde, 200 bin kişiye konser veren ülkemizin ilk ve tek sanatçısıydı.

Ünlü sanatçının konseri, dünyanın en büyük korosu olarak kayıtlara geçmişti ve bu rekor, müzik sektöründe tüm zamanların bugüne kadar kırılamayan tek rekoruydu.

Türkiye’de kendi konserini izleyen tek sanatçı unvanını da taşıyan Ferdi Tayfur, halkın sevgisini kazanmıştı.

Prangalar albümü, o dönemin şartları içinde satış rekorları kırarak 5 milyon adetten fazla satmıştır.

Albümü de 2 sene piyasadaki listelerde kalarak rekorlar kırmıştır.

Ayrıca albümde yer alan "Emmoğlu" şarkısı, Kral TV’de 60 hafta (1 yıl 2 ay) ilk sırada kalarak tüm zamanların rekorunu da kırmıştır.

İnsan Sevince LP’si, Rusya’da basılan ilk Türk sanatçısı olarak tarihe geçmiştir.

Necla Nazır ile birlikte oynadığı Çeşme filmi, 12 milyon kişi ile gişe rekorları kırmıştır. Bu sayılara bugün ne yaparsanız yapın ulaşamazsınız.

Dokuz kez altın plak ve sayısız ödül almıştır.

250’ye yakın söz ve bestesi, 100’e yakın albümü, 400’den fazla eseri ve 34 adet filmi olan sanatçı, milletinin değerlerine saygı duyarak yaşamış, kendi halkının değerlerini küçümsemeyen, beyefendi, mütevazı, yerli ve milli bir sanatçıydı.

O yüzden çok sevildi.

Halkın gönlündeki yerini en büyük ödül olarak kabul etmişti.

Yetmişli yıllarda ülkedeki minibüsçüler bile adeta “Ferdici” ve “Orhancı” diye ikiye ayrılmıştı. Öylesine çok seviliyordu.

Allah rahmet eylesin, yattığın yer cennet mekân olsun. Şarkılarını dinlemeye devam edeceğiz, seni unutmayacağız.


Biz senden razıydık. Varsa bütün haklarımız sana helal olsun be Usta...

Kalın sağlıcakla...