Trabzon'un Sürmene ilçesi, 30 Haziran 2023'te tarifsiz bir acıya tanıklık etti. Oylum Mahallesi'nin sakinleri, sabahın erken saatlerinde gördükleri manzarayla sarsıldılar. Mahalle yolunda, camları kırılmış, koltukları kanlı bir taksi terk edilmiş halde duruyordu. Bu taksi, Sürmene 1 Nolu Meydan Taksi Durağı'nda görev yapan Hüseyin Arslan’a aitti. Ancak Hüseyin Arslan, o sabah evine dönmemişti.

Hüseyin Arslan’ın cansız bedeni, 10 kilometre aşağıdaki yayla yolunda, dere kenarında bulundu. Bir cani, Mustafa Kol, Hüseyin Arslan'ı tabancayla vurmuş, ardından cesedini soğuk bir dereye atmıştı. Bu vahşi cinayet, yalnızca Arslan ailesini değil, tüm Trabzon halkını derin bir yasa boğdu.

Hüseyin Arslan, bu şehrin sıradan ama değerli bir parçasıydı. Her sabah evinden çıkıp direksiyonun başına geçen, gece geç saatlere kadar ekmek parası için çalışan bir emekçiydi. Çocuklarının geleceği, eşinin mutluluğu için didinen bir babaydı. Onun yokluğu, Arslan ailesi için doldurulamaz bir boşluk bıraktı. Ama sadece onlar mı? Bu cinayet, tüm Trabzon'un yüreğinde bir yara açtı.

Toplum olarak bu tür olaylarla karşılaştığımızda hepimiz sarsılırız. Sokaklarımızda, mahallelerimizde, yanı başımızda böylesine bir şiddetin var olduğunu bilmek bizi derin bir güvensizlik hissine sürükler. Her gün karşılaştığımız, selamlaştığımız insanların bir an içinde birer kurbana dönüşebileceği gerçeği, hepimizi derin bir kedere boğar.

Mustafa Kol'un yaptığı bu insanlık dışı eylem, sadece bir insanı değil, bir ailenin umutlarını, hayallerini, huzurunu da alıp götürdü. Arslan ailesinin acısı, gözyaşlarıyla silinmeyecek kadar derin. Her birimizin yüreğinde, o gün yaşananların ağırlığını hissettiğimiz bir an var artık.

Bu tür olaylar, toplumumuzun her kesimini derinden etkiler. İnsanların birbirine olan güveni sarsılır, sokaklarımızda huzur kaybolur. Hüseyin Arslan’ın acılı ailesine destek olmak, onların yanında olduğumuzu hissettirmek, toplum olarak yapabileceğimiz en küçük ama en anlamlı şeydir.

Bu cinayetin ardından adaletin yerini bulmuş olması, bir nebze olsun teselli olabilir. Mustafa Kol, kasten öldürme suçundan 20,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak hiçbir ceza, Hüseyin Arslan’ı geri getiremeyecek. Adaletin yerini bulması, acıyı hafifletmez ama toplumun vicdanına bir nebze su serpebilir.

Bu tür trajediler, hepimize önemli bir ders verir. Birlikte yaşadığımız insanlara daha çok değer vermeli, onların kıymetini bilmeli ve sevdiklerimize daha sıkı sarılmalıyız. Hayatın ne kadar kıymetli ve kırılgan olduğunu unutmamalı, her anın değerini bilmeliyiz.

Hüseyin Arslan’ın anısını yaşatmak, onun hatırasına sahip çıkmak, Trabzon halkı olarak bizim sorumluluğumuzdur. Bu şehir, Hüseyin Arslan gibi nice emekçi insanın çabasıyla ayakta duruyor. Onların anısını yaşatmak, bu toplumun birlik ve beraberliğine katkı sağlar.

Hüseyin Arslan’ın ailesine sabır diliyor, tüm Trabzon halkının bu acıyı paylaşarak dayanışma içinde olmasını temenni ediyorum. Birlikte acılarımızı hafifletebilir, Hüseyin Arslan’ı kalbimizde yaşatabiliriz. Çünkü biz, biriz ve birlikte güçlüyüz.