Otuz altısı ilk ve ortaokul öğrencisi olmak üzere yetmiş sekiz canımız yandı Bolu’da göz göre göre.
Her birine Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabırlar dilerim.

Türkiye’de en büyük hayat güvencesi ‘bir şey olmaz’ sigortası, en büyük katil de gözleri kör eden para hırsıdır.

Otel yangın yeterliliği noktasında denetlenmek için dilekçe veriyor. 

Ne güzel, 
ne doğru, 
ne örnek bir davranış!

Dilekçenin muhatabı Bolu Belediyesi ilgili birimini yönlendirerek denetlemeyi gerçekleştiriyor ve sekiz tane önemli eksik buluyor.

Bu eksikleri gidermek otel yönetiminin işine gelmemiş olacak ki verdiği dilekçeyi iptal ettirmek üzere yeni bir dilekçe yazıyor.

Bolu Belediyesi düpedüz ve resmen suç olması gereken böylesi bir durumda savcılığa suç duyurusunda bulunmuyor, Turizm il müdürlüğünü ya da direk Turizm Bakanlığını aramıyor.

Büyük denetimden vaz geçen otel işletmesi daha küçük bir alanın denetimi için yeni bir dilekçe veriyor ve buraya uygunluk belgesi alıyor. 

Yahu kardeşim demezler mi adama ‘sen önce diğer eksikleri bir tamamla bakalım’. Demiyorlar işte!

Bunlar belediyenin en büyük eksikleri. 

Bolu itfaiyesinin olay mahalline varış süresini konu bile etmiyorum.

O kadar yol anca o kadar sürede gidilebilirdi.

Gelelim Turizm Bakanına…

Yahu bu ülkede bir kere olsun bir ihmalin, yanlışın, hatanın, eksiğin bir sahibi olsun da şaşıralım ne olur?
Bir gecelik konaklaması otuz bin liranın üzerindeki bir otelden bakanın haberi olacak,

Yardımcısının haberi olacak
Bürokratlarının haberi olacak,
Turizm müdürünün haberi olacak arkadaş!
Turizmle böyle mi kalkınacağız?
Böyle mi geçeceğiz İspanya’yı?
Hadi geçtik, en çok ziyaretçi bize geldi diyelim.

Misafirlerimizin bir gece ansızın çıkacak bir yangınla kurban gitmeyeceklerini, ülkelerine kömür olarak dönmeyeceklerini nasıl garanti edeceğiz?

Devasa yatırımlarla, büyük emeklerle bir noktaya getirdiğimiz marka değerimizin aldığı yarayı nasıl iyileştireceğiz?

Kimse kusura bakmasın ama kalbi para hırsıyla kapkara olmuş işletmeci ne kadar suçluysa gerekli denetimleri yapmayan, işini savsaklayan, lakayt davranan herkes de suçludur.

Günah keçisi aramıyorum,

Olayın acısıyla duygusala bağlamış değilim,

Bir kısım müzmin muhalifin ezber, klişe eleştirilerini dile getirmek de değil niyetim.

Nüfusu, sezonda beş bini geçen bir noktada itfaiye teşkilatı olmalı.

Söz konusu insansa, cansa maliyet hesabı yapılmaz.
Yapılamaz.
Yapılmamalı!

Ona buna bakmaya, sağa sola kaçmaya, çamura yatmaya kimsenin hakkı yok!