Ziraat Türkiye Kupası’nda çeyrek finale kalan Trabzonspor, ligde tehlikeli bölgeye yakın olan Konyaspor’a konuk oldu. Trabzon dışında oynadığı tüm maçlarda başarısız olan Bordo Mavililer’in, Konya’da da zorlanacağı aşikârdı. 

İlk yarı sahada ne yaptığını anlamlandıramadığımız bir takım seyrettik. İkinci yarı oyun hareketlendi. Her iki takımın atakları cılız olsa da, daha istekli ve hırslı olan taraf ev sahibi Konyaspor’du. Uzatmanın uzatmasında gelen penaltı golü, Trabzonsporlular’ı üzmeye yetti. Şenol Güneş, hanesine bir deplasman mağlubiyeti daha yazdırdı. Güneş, müzmin hastalığın sonunu bir türlü getiremedi. Artık, hocanın hastalığın teşhisini koyup koy(a)madığından da emin değilim. 

“Dış Saha Fakiri” dedik, “Hastalığın Adı Deplasman” dedik, “Amansız Hastalık Gibi” dedik, hiçbir işe yaramadı. Trabzonspor bu sezon deplasmanda yok. Dün de Konyaspor karşısında kaybetti. Şenol Güneş mevzuya ilaç olamıyor. Daha da kötüsü deplasmandaki kötü oyun ve sonuçların sıradanlaşarak takımda alışkanlık haline gelmesi. Trabzonspor deplasmanda niçin kötü oynar ve kötü sonuç alır? Bunun gerçek sebebini Şenol Güneş açıklamalı. Ayrıca bu başarısızlığa ne yapıp edip son vermeli. Trabzonspor camiası deplasman başarısızlığına mahkum bir camia değildir. Başarılılar kalır, başarısızların tümü gider.