ÜLKEDE TÜM GAYRETLER KAZAYA AŞIK!
Ülkede gün geçmiyor ki, ihmaller zincirinin sebep olduğu bir facia haberiyle güne uyanmayalım.
Paraya iman etmiş hırsız müteahhitlerce yapılan çürük binaların en ufak sarsıntıda toplu aile mezarlığına dönmesinden tutunda, 10 numara yağı yakıt olarak kullanan yolcu otobüslerinin 10’larca insanımızı küle çevirmesine kadar çeşit çeşit felaket haberleri topraklarımızda mevcut.
Dün yine, merkezinde tedbirsizlik ve denetimsizliğin konuşlandığı bir felaket haberiyle sabahı karşıladık.
Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki 12 katlı Grand Otel’de saat 03.30 çıkan yangın hepimizi yasa boğdu.
Sömestr tatili nedeniyle kayak merkezine akın edenlerden 237 kişinin konakladığı çakma yıldızlı grand otelde adeta can pazarı yaşandı.
Kimi pencerelerden aşağıya atladı.
Kimi çaresizce kurtarılmayı bekledi.
Ben bu satırları karalarken televizyonda geçen alt yazıda ölü sayısının 66’ya, yaralı sayısının 51’e yükseldiği aktarılıyordu.
★
Gelelim tedbirsizliğe her zaman ki gibi yine kaderin paravan edileceği bu facia haberindeki ‘var’ ile ‘yok’lara.
Bir gecelik konaklama ücreti 29 bin TL olan bu otelin tabelasında beş yıldızı var, ancak;
- Yangın merdiveni yok!
- Yangın tüpü yok!
- Yangın hortumu yok!
- Yangın dedektörleri, alarmı, butonu yok!
Hal böyle olunca da cehenneme dönen otelde canını kurtarmaya çalışanların ömürleri birbirine eklenmiş çarşaflarla uzatılmaya çalışılmış ama ne fayda!
Tedbir alma ve denetleme noktasında eksiği bulunanlarla ilgili gerekli hukuki sürecin sekteye uğratılmadan yürütülmesi ümidiyle, yangında hayatını kaybeden yurttaşlarımıza rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
MUTFAK TÜPÜNDEKİ SOYGUNU KİM DURDURACAK?
Ülke ekonomisine dair şu darboğaz ortamında bile ticaretin dilinden düşürmediği serbest piyasa” söylemlerinin en güzel örneğini bu kez 12 Kg’lık mutfak tüpünde görüyoruz.
Öyle ki, içerisinde sadece 6 metreküp LPG gazı bulunan mutfak tüpünün fahiş fiyatlarla satışa sunulmasıyla birlikte, temel ihtiyacını karşılamakta zorlanan dar gelirli vatandaş hanesinde büyük baskı oluşmakta.
Güncel rakamlarla 10 TL bandında olan doğalgazı Trabzon’daki dar gelirli tüketiciler, sırf adları bu sınıfa dahil diye tabi ki 60 TL’ye alacak değiller.
Gazın işlenmesi, tüpün üretimi, nakliyesi ve işçiliği gibi kalemlerin üzerine koyulması sektördekilerin en doğal hakkı…
Lakin 6 metreküp LPG gazını 850 TL’lik uçuk bir fiyatla piyasalara sunmak hangi hesaplamanın ürünüdür, işte bu işin matematiğine muhataplarından mantıklı bir izah bekliyoruz.
Üzerine 10 kat maliyet eklesen 600 TL eder.
Sözüm bu işi bu hale getirenlere, sizler kaçla kaçı çarparak o seviyelere varıyorsunuz kardeşim?
Ya da kestirmeden şöyle soralım;
Hangi kontrolsüz güç, hangi paslı vicdanın ürünüdür insanımızı sefalete sürükleyen bu çaba?
Yazıktır, günahtır!
Zaten garibanın tenceresi yarım yamalak doluyor, bari ocağını söndürmeyin!
★
Şayet gaye, serbest piyasa söylemlerinin ardına saklanıp gariban vatandaşın ateşiyle zengin olmaksa, bilin ki o ateş dokunduğu herkesi yakar!
★
Ezcümle.
Umarız bu işin sonu gelir.
Umarız, Enerji ve Tabii Kaynar Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı, mutfak tüpü gibi temel ihtiyaç ürünlerindeki bu aşırı kar ve fahiş fiyat uygulamaları karşısında gerekli adımları atar ve bozulmuş piyasa düzeninde kıskaca alınmış tüketiciyi bu insafsızlıktan kurtarır.
