Trabzonspor’da her yöneticinin bir görevi vardır da Gözde Atasoy’un ki biraz daha duygusal.
Bilindiği gibi Türkiye’nin vicdanını sızlatan olayda Mattia Ahmet Minguzzi gencecik yaşında hayattan koparılmıştı.
Gerek duruşmalarda gerekse rutin hayatta ailenin bir an olsun yanından ayrılmayan Gözde Atasoy yeri geldiğinde Başkan Ertuğrul Doğan ile birlikte ziyaretlerini gerçekleştirdi.
Ailenin arkasında Trabzonspor’un gücü oldu, gücü hissettirdi.
Forma tanıtım filminden, stadyumda adına verilen tribüne kadar Minguzzi ailesi için kilit rol oynadı.
Kurumsal olarak bu süreçleri bir yere kadar yönetebilirsiniz ama ilk cümlemizde de dediğimiz gibi onun yükü bir yandan da duygusal.
Kendisi de anne ve annesinden koparılan bir evladın hakkını da mücadelesini de yakından takip ediyor.
Son olarak Trabzonspor’un tanıtım filminde Ahmet Minguzzi karakterine hayat veren Eymen Yücel ile birlikte aileye ziyarette bulunan Gözde Atasoy’un bu istikrar ve başarısını kulübün adının geçtiği her noktaya yansıtması temennimiz.
Bu kadar güzel işler yapılırken örneğin kulübün kaptanı ve efsane olma yolunda ilerleyen kalecisi Uğurcan Çakır’ın adı transfer masalarına meze olmuşken çıkıp bir açıklama yapmaktan geri durmamalı.
Yönetimin alacağı karar ile birlikte basını da taraftarları da bilgilendirmeli.
Basın olarak da kendisine ulaşmak ve bilgi almak noktasında mesafenin en aza inmesi de beklenen bir gerçek.
Zira kendisi İstanbul’da yaşadığı için Trabzon’daki süreçlere pek hakim olamıyor desek yeridir. Neden diye soracak olursanız şehir merkezinden köy kahvelerine kadar konuşulan Trabzonspor’da çözüm ve açıklama bekleyen konular birikmeye devam ediyor.
Trabzonspor Basın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu olarak onu daha çok ekranda, basında ve göz önünde görmemiz gerekiyor.
Her ne kadar kendi televizyon programlarına devam etse de belki de ilk iş olarak Basın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu olarak karşımıza çıkmalı.