Kurulduğu günden bu yana adaletin terazisinde hep tartıya konulan Trabzonspor, bugün yeniden haklılığını tescil ettiren kulüp olmuştur.


Defalarca çalınan şampiyonlukların, gasp edilen emeğin, karartılan alın terinin ardından “temizlik” isteyen ilk kulüp Trabzonspor’du. Bugün ise bu temizlik operasyonunun vicdani lideridir.

“Çiğ yemedim, karnım ağrımıyor” diyen bir camianın bu kadar net ve dik durmasının nedeni budur.

Yıllardır perde arkasında dönen oyunların, gizli masalarda yapılan hesapların, “kozmik oda” misali dokunulmaz kılınan o sistemin sonunda ipliği pazara çıktı.

TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, belki de Türk futbol tarihinin en cesur çıkışlarından birine imza attı.

Düşünün ki…


Adaletin terazisini tutması gereken eller, bahis kuponuna kalem olmuş!

571 hakem bahis oynamış, 152’si hâlâ aktif görevde! Bu tablo, sadece bir utanç vesikası değil; Türk futbolunun vicdanına saplanmış paslı bir hançerdir.

Şimdi artık bahane değil, temizlik zamanı…
O meşhur “temiz futbol” söylemi yıllardır bir slogandan öteye geçememişti.
Bugün o slogan ete kemiğe büründü: “TemizLİG.”

Bu noktada Hacıosmanoğlu’nun kararlılığına rağmen, soruşturmanın selameti için mevcut MHK Başkanının da görevden alınması şarttır. Çünkü bu tablo buzdağının sadece görünen yüzüdür.
Altında kim bilir kaç dosya, kaç kirli ilişki, kaç manipülasyon zinciri yatıyor…

Bugün bir kez daha tarihin not defterine yazıldı: Trabzonspor’un yıllardır dillendirdiği “adalet mücadelesi” boşuna değilmiş.
2011’deki o kara dosyada bile tek bir hakem cezalandırılmamıştı.
O dönem susturulanlar, bugün konuşuyor.

Trabzonspor’un mücadelesi sadece kendi şampiyonluğu için değil, Türk futbolunun namusu içindir.
Ve bugün bu mücadele, en sonunda karşılık bulmuştur.

Artık kimse “yeniden güven” diyemez.
Ya bu bataklık kökten kurutulacak,
ya da Türk futbolu bir daha ayağa kalkamayacak.

Tarihin ironisi şu ki, herkesin “asi” dediği Trabzonspor, bugün futbolun en vicdanlı sesi olarak bir kez daha tarihin doğru tarafında duruyor.