Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Trabzon Şubeler Platformu, 2025 yılı bütçesi ve belirlenen maaş zam oranlarına yönelik sert bir açıklama yaptı. KESK Trabzon Dönem Sözcüsü Muhammet İkinci tarafından yapılan basın açıklamasında, TÜİK’in enflasyon oranlarını gerçeklerden uzak olmakla eleştirildiği ve kamu emekçileriyle emeklilere yapılan zam oranlarının “sefalet zammı” olarak nitelendirildiği belirtildi.
"TÜİK’in Verileri Gerçeklerle Örtüşmüyor"
Açıklamada, TÜİK tarafından açıklanan yıllık enflasyon oranının %44,38 olduğuna dikkat çekilirken, aynı dönemde vergi ve harçlara %44 oranında zam yapıldığı vurgulandı. Ancak, bütçe kapsamındaki dolaylı vergilerdeki artışın çok daha yüksek olduğu ifade edildi. KDV’nin %81, ÖTV’nin ise %51 oranında artırılacağına dikkat çekilerek, vatandaşların vergi yükünün arttığına işaret edildi.
"İktidar Kepçeyle Alıyor, Çay Kaşığıyla Veriyor"
İkinci, milyonlarca asgari ücretliye %30, kamu emekçilerine ve emeklilere %11,54, Bağ-Kur ve SSK emeklilerine ise %15,75 zam yapılmasını eleştirerek, “İktidar, kendisine kepçeyle alırken, emekçilere çay kaşığıyla veriyor. Çalışırken yoksulluğa, emeklilikte açlığa mahkûm ediliyoruz” ifadelerini kullandı.
"13 Ocak’ta İş Bırakıyoruz"
KESK Trabzon Şubeler Platformu, 13 Ocak 2025 Pazartesi günü üretimden gelen güçlerini kullanarak iş bırakacaklarını duyurdu. Yapılacak eylemin temel talepleri ise şu şekilde sıralandı:
-
Tüm emekçiler için insanca yaşanabilir bir ücret sağlanması ve adil gelir dağılımının esas alınması,
-
En düşük ücretin yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması,
-
Vergi adaletinin tesis edilmesi ve sermayeden daha fazla vergi alınması,
-
Kamuda liyakat esasına dayalı, kadrolu ve güvenceli istihdam sağlanması,
-
Kamu kaynaklarının halk için kullanılması, müşteri garantili projelerden vazgeçilmesi,
-
Eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlerin ücretsiz, nitelikli ve erişilebilir hale getirilmesi.
"Birleşik Mücadeleye Çağrı"
KESK Trabzon Dönem Sözcüsü Muhammet İkinci, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Bizleri yoksulluğa ve güvencesizliğe sürükleyen politikalara karşı güçlerimizi birleştiriyor, sesimizi yükseltiyoruz. Tüm emekçileri, sendikaları ve demokratik kitle örgütlerini birleşik mücadeleye çağırıyoruz. Çocuklarımıza daha iyi bir gelecek bırakmak için şimdi mücadele zamanı.”