Saadet Partisi Trabzon İl Başkanı Şakir Şahintaş, Türkiye’de milyonlarca insan şiddetli geçim sıkıntısı çekerken bazılarının lüks ve şatafat içinde yaşadığına dikkat çekerek, “Bu tablo, alın terini, emeği, helal kazancı küçümseyen, faizin, rantın, spekülasyonun, kısacası haksız kazancın önünü açan yönetim zihniyetinin sonucudur ve şaşırtıcı değildir” dedi.

“Şarlatanlar ve çetelere yapılan operasyonları destekliyoruz. Ancak şu gerçeğe dikkatinizi çekmek isterim. 21 yıldır yapılmayan polis operasyonları şimdi yapılıyorsa, büyük bir algı operasyonuyla karşı karşıyayız demektir” ifadelerini kullanan Şahintaş, yaşanan son gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu:

21 YILDIR BU ÜLKEYİ KİM YÖNETİYOR?

Yerel Seçimlere giderken, yerel sorunları ve belediyelerin performansını konuşmamız gerekirken maalesef sosyal medya fenomeni denilen şarlatanların görüntülerini, ardından gözaltına alınarak sorgulanmalarını, diğer taraftan da futbol dünyasından önemli isimlerin içinde olduğu fon dolandırıcılığı gibi olayları konuşuyoruz. Bir taraftan da polisin yaptığı operasyonlar gündeme geliyor. İyi de bu ülke nasıl bu hale geldi? 21 yıldır ülkeyi kim yönetiyor? Bütün bunlar yaşanırken siz neredeydiniz? Bu operasyonları yapmak için neden bu kadar beklediniz?

BU TABLO KENDİLİĞİNDEN ORTAYA ÇIKMADI!

Bugün yaşanan tablo, kendiliğinden ortaya çıkmadı. Helal kazancı, alın terini, emeği küçümseyen, onun yerine çalışmadan kazanmayı, faizi, rantı, spekülasyonu koyan zihniyetin, yönetim anlayışının sonucudur. Devleti yönetenlerin, denetim görevini yapmayışının sonucudur. “Kazan da nereden, nasıl kazanırsan kazan!” anlayışının sonucudur. Üretimin, üreticinin hor görülmesinin sonucudur. Hepsinden önemlisi de ‘ahlak ve maneviyatın’ sözde kalmasının, yönetimde hayat bulmamasının sonucudur.

Toplumun ahlakını bozan gündüz programlarıyla ilgili Mecliste verdiğimiz araştırma önergesi de, maalesef iktidar ortakları tarafından reddedilmiştir! Bu durumu da, halkımızın takdirlerine bırakıyorum.

GELİNEN NOKTA ŞAŞIRTICI DEĞİLDİR!

Eğer siz ülke yönetiminde halkın kaynaklarını üretime, verimli alanlara kanalize etmezseniz, ortaya çıkan milli geliri adil bir şekilde paylaştırmazsanız, elde edilen kazancın vergisini adil şekilde almazsanız, insanlar üretimden uzaklaşır, çalışmadan yorulmadan kazanmaya çalışır. Siz helal kazancı yüceltmezseniz, insanlar kazancın nereden geldiğine bakmazlar. Bunlar sebep-sonuç ilişkileri içinde ortaya çıkar ve bütün sorumluluk da ülkeyi yönetenlerin olur.

BÜTÜN BU YAŞANANLAR PLANLI BİR SENARYONUN SONUCUDUR!

Geçim sıkıntısının, açlığın, yoksulluğun, işsizliğin zirvede olduğu bir ortamda gidilecek Yerel Seçimlerde karşılaşacağı tabloyu gören iktidar, bir anda yolsuzlukların, dolandırıcılıkların üzerine gidiyor görüntüsü vermeye çalışıyor. Amaç, ‘yolsuzluk ve hırsızlıklarla mücadele ediyoruz’ algısı oluşturmaktır. “Ülkeyi bu durumdan ancak biz kurtarırız!” görüntüsü vermeye çalışmaktır. Peki ülke bu duruma ne zaman, nasıl düştü? Halkımız bu algılara aldanmamalı, ülkeyi bu hale getirenlere sandıkta gereken cevabı vermelidir.

ÇARE MİLLİ GÖRÜŞ SİYASETİNDEDİR

Ülkenin bu durumdan kurtulması liyakatin ve adaletin hakim kılınmasıyla mümkündür. Kaynakların faiz ve rantiyeye değil, üretime ayrılmasıyla mümkündür. Haksız kazancın engellenmesi ve milli gelirin adil bölüşümüyle mümkündür. İsrafın son bulmasıyla mümkündür.

Milli Görüş Hareketi olarak bizler, 53 yıldır bu siyaset anlayışını savunuyor ve uyguluyoruz. Halkımız yerel yönetimlerde de, iktidar olduğumuz dönemlerde de bunun en güzel örneklerini görmüş ve yaşamıştır. İnşallah 31 Mart’ta aynı yönetim anlayışı bizlerin gayreti ve halkımızın desteğiyle yeniden işbaşına gelecektir.