Kuşkusuz, Trabzonspor'un Beşiktaş'ı mağlup etmesi, Bordo-Mavililer camiasına adeta bir can suyu oldu. Kimse böyle çarpıcı bir zaferi öngörmüyordu, özellikle maçın başındaki ilk 20 dakika boyunca sahada yaşanan belirsizlik ve tribünlerdeki umutsuzluk havası göz önüne alındığında. Ancak Trabzonspor, oyunun ilerleyen anlarında güçlü bir çıkış yakaladı. Orta sahada Beşiktaş'ın üstünlüğünü ortadan kaldırdı ve savunmada akıllı müdahalelerle Beşiktaş'ın ataklarını etkisiz hale getirdi. Hava toplarında üstün olan Trabzonspor, rakibi karşısında sahanın her bölgesinde üstünlük sağlayarak 3 golle zafere ulaştı.

Dünkü maçı değerlendirdiğimizde, Bjelica'nın takımını maça iyi hazırladığını kabul etmemiz gerekiyor. Tüm hafta süren teknik ve teorik antrenmanlar, sahada mükemmel bir şekilde yansıtıldı. Öyle ki, ikinci yarıya tüm kozlarını kullanarak başlayan Şenol Güneş, Trabzonspor'un skoru koruma niyetiyle oyunu rakip yarı sahaya taşıdı. Ancak Bjelica'nın oyun mantığı, ikinci yarıda skoru korumak değil artırmak üzerine kurulu olduğundan, Güneş'in planları altüst oldu. Bu yarıda 4 net gol pozisyonu bulan Trabzonspor, sadece bir gol bulsa da maçı 3-0 kazanmayı başardı.