CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, 61saat.com'u ziyaret ederek Yazı İşleri Müdürü Erhan Esaspehlivan’ın sorularını yanıtladı. 

Türkiye gündemi ve Trabzon ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulunan CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez milletvekillerinin halk ile iç içe olması gerektiğini vurgularken vatandaşlara hak verdiğini ifade etti. 

AK Partili milletvekillerinin vatandaşlar tarafından sokakta kendilerine şikayet edildiğini vurgulayan CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez dikkat çeken açıklamalara imza attı.

CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, “Seçim çalışmaları sırasında aday olduğumuz süreçte halkımızın en büyük eleştirisi, ‘Milletvekili adaylığında geliyorsunuz ondan sonra bir daha seçimlerde yanımıza geliyorsunuz’ olmuştu. Ben de onlara, ‘Bu konuda beni eleştirmeyin çünkü tutumunu daha görmediniz’ diyordum. Şimdi gerçekten halk haklı. Milletvekilleri halkla birlikte olmalı. 5 senede 4 sende bir halkın yanına gitmemeli. Halkın vekiliysem hem oradaki meclis görevimi yerine getireceğim ama oradaki görevim bittiği anda tekrar seçim bölgem olan Trabzon’a geleceğim ve yine halkla bütünleşeceğim” dedi. 

AK PARTİLİ MİLLETVEKİLLERİNİ BİZE ŞİKAYET EDİYORLAR 

CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez vatandaşların AK Partili milletvekillerini kendilerine şikayet ettiğini belirterek “Buraya çok nadir gelenleri, geldikleri zaman da ya bir bakan olduğu zaman gelen milletvekillerini de ki bunların çoğu iktidar milletvekillerini eleştiriyorlar. Bize şikayet ediyorlar ve eleştiriyorlar. Ben halkın kendisiyim. Dolayısıyla yanımda korumalar olmadan gezdiğimi gördüklerinde de kinayeli şekilde yanındakiler nerede diyorlar” dedi.

Türkiye gündemi ve Trabzon ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulunan CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, Öcalan'ın Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne haber gönderdiği ve güvenlik sebebi ile ev hapsini istemediği yönünde talebini ilettiğini duyurdu. 

Bebek katili Öcalan ile Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin adının aynı yerde anılmasın kabul edilemez bir durum olduğunu ifade eden “MHP’nin biraz böyle emir komuta zinciri içerisinde bir bir yapıları var onlar çok renk vermiyorlar ama çok rahatsız olduklarını illa sözleriyle ifade etmiyorlar. Çünkü gerçekten milletvekil olarak bizler süreci bilmiyoruz. Çünkü sürece de ad koyamadılar farkındaysanız. Tuhaf bir yöntemle gidiyorlar. Bir sabah uyandık işte ip atan şimdi mikrofon atıyor Öcalan’a. Yani inanılır gibi bir şey değil. Meclise getiremediler ama Meclis Başkan Vekili Sırrı Süreyya Önder, İmralı’ya giderek bebek katili ile görüşüyor. Dolayısıyla ben bunu şöyle yorumluyorum. Meclis dolaylı yoldan ayağına götürüldü. Böyle tuhaf bir süreç içerisindeyiz. İktidar partisinin milletvekilleri bilmiyor, biz bilmiyoruz peki kim biliyor bunu? Açıkçası bu süreci başlatanların da bugün gelinen noktadan ne kadar haberleri var bilmiyorum ama bir sessizlik hakim gibi gözüküyor. Ben Ankara’dan geldim ve geldiğim zaman ilk ziyaret ettiğim kesim Şehit ve Gazi Aileleri Dernekleri oldu. Çünkü merak ettim ne hissediyorlar diye. Çok tepkililer belki seslerini yeterince çıkarmıyorlar ama çünkü bu sürecin böyle gitmeyeceğini düşünüyorlar. Ben de öyle düşünüyorum. Yani bu sessizlik bir kabul sessizliği değil. Aslında onlara da gittiğimde dediler ki tamam çıkarsınlar, sıkıyorsa ev hapsine alsınlar. Bunun bir anlamı var. Zaten o da ev hapsine çıkmak istemiyor, orada kalmak istiyor. Dolayısıyla ne yapıldığını bilmiyorlar. Meclis’e haber gönderdi, çıkmak istemiyor. Çıktığı zaman güvenlik sorunu olacak. Baktığımız zaman iktidarın bile adını koymaktan çekindiği, imtina ettiği korkunç bir süreç yaşıyoruz. Ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Çok açık ve net bir şey var ki anayasa değişikliği yaparak Sayın Cumhurbaşkanının aday olabilmesinin önünün açılması için bunu bir fırsat olarak gördüğünü düşünüyorum. Siz Bahçeli’nin böyle bir teklif yapabileceğini düşünebilir misiniz? Bunun karşılığında bebek katilinin gelip mecliste konuşması değil" dedi.

Kaynak: 61SAAT HABER MERKEZİ