Trabzon Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, Ankara’daki temaslarının ardından belediyenin mali durumu, projeleri ve karşılaştıkları zorluklarla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Bugün 61saat’i ziyaret eden Başkan Kaya, Yazı İşleri Müdürü Erhan Esaspehlivan’ın sorularını yanıtladı.
Ankara’da yaptığı görüşmelerin oldukça verimli geçtiğini belirten Kaya, dönüşünde karşılaştığı Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin ise belediyeler açısından büyük zorluklar doğuracağını ifade etti.
ANKARA’DA GÖRÜŞMELER OLUMLU GEÇTİ
Başkan Kaya, Ankara’da yaptıkları görüşmelerle ilgili olarak, “Ankara görüşmelerimiz çok güzel geçti, bunu öncelikle belirtmek isterim. Sağ olsunlar, gittiğimiz tüm bürokrat arkadaşlar, ziyaret ettiğimiz genel müdürler ve daire başkanları bizleri ilgiyle karşıladı, dikkatle dinledi. Meselelerimizi anlattığımızda sorunlarımıza çözüm odaklı bir yaklaşım sergilediler. Bu durum beni oldukça mutlu etti. Hepsine çok teşekkür ediyorum.
TOKİ ile görüşmelerimiz oldu. Daha önce Ahmet Metin Genç Başkanımız döneminde yapılmış olan Kuş Parkı’nın yerinin tahsisiyle ilgili bir sorun vardı, bunu görüştük ve bu konuda epey bir yol kat ettik.
Bunun dışında, İller Bankası’yla bir teminat mektubu meselemiz vardı; bu sorunun çözümünü gerçekleştirdik.
Milli Emlak ile Çağlayan Kentsel Dönüşüm Projesi konusunda, SGK ve Vergi Dairesi ile ise borçlarla ilgili çeşitli görüşmeler gerçekleştirdik.
Belediye Başkan Yardımcımız Alper Öztürk, Cüneyt Zorlu Bey ve ben, oldukça karlı bir Ankara gününde, verimli ve değerli görüşmeler yaparak umutla ve mutlulukla Trabzon’a döndük” dedi.
DÖNÜŞTE KARARNAME İLE KARŞILAŞTIK
Trabzon’a dönüşte belediye şirketlerinin borçlarının, belediye gelirlerinden kesilmesini içeren kararname ile karşıladıklarını kaydeden Başkan Kaya, “Tabi bu umut ve mutluluğumuz bir gün sürdü. Ankara’dan dönüşümüzün ertesi sabahında, 9160 sayılı bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle karşılaştık. Kararnamede, belediye şirketlerinin borçlarından belediyelerin de sorumlu olduğu ve bu borçların belediye gelirlerinden kesileceği mealinde bir düzenleme…
Bizim şirketlerimiz, devraldığımız dönemde de oldukça borçluydu. O dönemde bu borçlar tartışma, “Onlar şirketlerin borcu, bunları neden sayıyorsunuz, neden toplam hesaba katıyorsunuz”eleştirilerine muhatap olmuştuk. Şimdi o borçların da belediyelerin borcu olduğunu sayın Cumhurbaşkanı bizzat bu kararname ile tebliğ etmiş oldu. Belediye gelirlerimizi de bu borçlara istinaden keseceklerini ifade eden bir kararname gönderdiler.
Bu şu demek: İller Bankası’ndan her ay belediyemize yaklaşık 35-40 milyon TL arasında bir para geliyor. Ancak personel maaşlarımız toplamda 68 milyon TL. Gelen para zaten maaşlara yetmiyor. Şimdi, o gelen paranın da kesilmesinden bahsediyoruz kararnamede…
AK PARTİLİ BELEDİYELER KREDİ BULABİLİYOR
Bugüne kadar genelde belediye şirketleri bunun dışında tutulmuş. Belediye başkanlarına orada hareket alanı açılmış. Çünkü, yıllara sair uygulamada belli dönemlerde, belli periyotlarda, beldiye şirketlerinin ağırlıklı yekününü oluşturan SGK ve Vergi Borçları hep silinmiş.
AK Partili belediyeler de kapsama dahil edilse bile, onların kredi olanakları sınırsız. Biz bir kredi alabilmek için bin tane kapı çalıyoruz boş dönüyoruz. Ancak AK Partili belediyeler, kamu bankalarından ya da İller Bankası’ndan bir çok yerden kolaylıkla kredi alabiliyor. Buradaki ası amaç şu: Her yerde toplumun ihtiyaçlı kesimlerine, yoksuluna, dezavantajlı gruplarına belediyeler el uzatıyor.
UZATTIĞIMIZ O YARDIM ELİNİN KESİLMESİDİR
Örneğin, biz Ortahisar’da kent lokantaları açarak dar gelirli vatandaşlara uygun fiyatlı yemek imkanı sunuyoruz. Yoksullara kömür yardımı yapıyoruz, cenaze evlerine taziye yemeği gönderiyoruz. Bu kararname, aslında halkın bu hizmetlere erişimini engellemeye yönelik bir darbedir. Yani halka uzattığımız o yardım elinin kesilmesidir bu aslında. Bu sadece belediyelere değil, belediye başkanları olarak bize değil, halka yapılmış bir kötülüktür.
Ben şimdi maaş ödeyemeyecek duruma gelirim. Benden önceki dönemin biriktirdiği Vergi ve SGK borçları benim gelirimden kesilirse maaş ödeyemem. Kaldı ki hizmet edeceğim, yoksula el uzatacağım. Yoksula uzanan, ihtiyaçlı insanlara uzanan elinde kesilmesi demek. Bu gerçekten bu topulma yapılacak en büyük kötülüklerden biri.
ANAYASAYA AYKIRI BİR UYGULAMA
Ayrıca anayasaya da aykırı bir uygulama. Bu gelirlerle ilgili, mali işlerle ilgili düzenlemeler yasayla düzenlenmesi gereken işlerdir. Kararnameyle olmaz… Ben 5 yıl milletvekilliği yaptım, parlamento tecrübesi olan bir insan olarak söylüyorum, “yapılan iş Anayasaya aykırıdır. Parayla ilgili düzenlemeler meclisten kanun çıkarırsınız o şekilde yapılır “Ben aklıma böyle geldi böyle yapıyorum. Benim kararım, benim iradem bu millet buna uyacak" böyle bir anlayış yok . Yani hukuk devletlerinde, demokrasilerde yok. Dolayısıyla partimiz bu kararı iptal için Anayasa mahkemesine taşıdı”
BÜYÜKŞEHİR’DE MURAT ZORLUOĞLU ŞİRKET BORÇLARINI ÖDEMİŞ
Hangi oranda kesinti yapılacak, en kadarını kesecekler o muallak. Sonuçta Belediye Şirketlerinin borcunun, belediye gelirlerinden kesilecek olması başlı başına sıkıntı.
Büyükşehir Belediyemiz mesela ben baktım Murat Zorluoğlu başkanımız, şirketlerde borç bırakmamış… Ama benim devraldığım iki tane şirkette Vergi - SGK ve piyasa borçları 600 milyon civarında…
MAAŞ ÖDEME ŞANSIM KALMAZ
E şimdi bunun ne kadarını, ne nispette kesecekler onu bilmiyorum. İller Bankası'ndan bana gelen para benim personel maaşının yarısı kadar. Her ay ben bulup buluşturup maaş öderken Bir de bu kez kesintiyle karşılaştığım zaman benim maaş ödeme şansım kalmaz, hizmet etmem o zaman mümkün olmaz” dedi.
Borçla tartışması ile ilgili durumun kapanıp kapanmadığı sorusuna ise Başkan Kaya, “Bizim nezdimizde hiç yoktu. Seçildiğimiz gün ilk iş olarak, belediyeyi hangi tabloyla devraldığımızı tespit etmek istedik. Çünkü ben, şeffaf bir belediyecilik anlayışıyla hareket ediyorum. Trabzon’da yaşayan her bir vatandaş, belediyenin mali durumunu bilmek zorunda ve bilmelidir. Çünkü belediye Trabzon halkının hakkıdır; oradaki her kuruş Trabzon’un parasıdır. Dolayısıyla neyimiz var, neyimiz yok, borcumuz ve alacaklarımız nedir, bu durum Trabzon’da yaşayan herkesin bilgisi dahilinde olmalıdır. Burası benim babamın şirketi değil, tüm Trabzon halkının emanetini. Biz, bu emaneti yönetiyoruz ve herkesin bundan haberdar olması gerekir.
Bu şeffaflık anlayışıyla hareket ederek, belediyenin borcunu ve mali tablosunu Trabzon halkıyla tüm açıklığıyla paylaştık. Noktayı koyduk. Bu açıklamalar bir bahane veya mazeret oluşturmak için değil, bir durum tespiti yapmak için…
Fakat bu süreçte tartışmalar da yaşandı. Biz, belediyenin borcunu şu kadar dedik, ancaksayın başkan itirazlar etti. Bunun üzerine bağımsız bir denetim yapılması çağrısında bulunduk. Dedik ki, "Biz insanoğlu şaşar, beşer. Biz böyle diyoruz, onlar farklı söylüyor. Aradaki farkı ödeyeceklerinden bahsediyorlar. Öyleyse bağımsız denetçiler çağrılmalı ve bir borç tespiti yapılmalıdır." Çağrımıza bir arkadaş kulak verdi ve bu çalışmayı bila bedel (ücretsiz) olarak gerçekleştirdi.
Bu bağımsız denetim yaklaşık bir ay sürdü. Uzun ve detaylı bir çalışmanın sonunda, belediyemizin devraldığı borç toplamının 1.2 milyar TL olduğu tespit edildi. Devraldığımız tablo bu. Biz de bu tabloyu Trabzon halkıyla paylaştık. Bu paylaşım, mazeret için değil, durum teskpiti, ve şeffaf belediyeciliğin gereği…
Buna rağmen karşı taraf, bağımsız denetim raporunu kabul etmedi ve denetçinin bağımsız olmadığını iddia etti. Biz de onlara şu çağrıyı yaptık: "Eğer bu denetim raporuna güvenmiyorsanız, kendi bağımsız denetçilerinizi gönderin, onlar da incelesin. İtiraz edeceğiniz bir nokta varsa sizin bağımsız denetçiniz varsa onlar incelesin, itirazınıza kabulüm” dedim. Ancak bu konuda herhangi bir adım atılmadı.
Bu çalışmayı yapan Hasan Velioğlu’na da teşekkür etmek istiyorum. Kendisi, bir sorumlu vatandaş duyarlılığıyla, meseleyi irdeleyerek incelemiş ve bu süreçte hiçbir maddi talepte bulunmamıştır. Tüm hesaplamalarını şeffaf şekilde yapmıştır ve bu çalışmalar herkes tarafından incelenebilir. Bu da gösteriyor ki bizim açıkladığımız rakamlar doğru ve nettir. Bu tartışmayı uzatmak istemiyorum ama durum tespiti yapmak istiyorum” dedi.