Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu, 2025 yılı için belirlenen 22.104 TL’lik asgari ücrete sert tepki gösterdi. Yüzlerce asgari ücretli ile Emek ve Demokrasi Platformu temsilcileri Trabzon Kahramanmaraş caddesinde yürüyerek asgari ücrete yapılan zammı eleştiren sloganlar attılar.
Platform adına açıklama yapan Muhammet İkinci, asgari ücretin "mutlak sefaletin göstergesi" olduğunu vurguladı ve bu düzenin sürdürülemez olduğunu ifade etti.
İkincinin açıklamasında, asgari ücretin 7 milyon yurttaş için bir yaşam standardı olmaktan çok bir "hayatta kalma aracı" haline geldiği belirtilerek, “Siyasi iktidar tercihini bir kez daha patronlardan yana kullanmıştır. TÜİK’in açıkladığı %47’lik sanal enflasyon oranı karşısında %30’luk zam oranı, açıkça emekçilerin sofrasındaki ekmeği gasp etmektir” ifadelerine yer verildi.
“Toplumsal Tahribat Artık Dayanılmaz Hale Geldi”
Platform, ülkedeki ekonomik koşulların ve yoksulluğun, toplumsal huzur ve düzen için ciddi bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Muhammet İkinci, "Bıçak kemiği çoktan geçti, yoksulluk artık katlanılamaz hale gelmiştir. Hükümet istifa etmeli ve sandığı halkın önüne getirmelidir. Bu krizden çıkışın başka bir yolu yoktur" dedi.
İkincinin açıklamasında ayrıca, son 11 ayda iş cinayetlerinde 1708 işçinin hayatını kaybettiğine dikkat çekilerek, işçilerin ölümle burun buruna çalıştırıldığı ve insanca yaşama hakkının ellerinden alındığı ifade edildi.
“Türkiye Asgari Ücretliler Ülkesi Oldu”
Asgari ücretin artık bir temel ücret haline geldiğini belirten İkinci, yapılan zam oranlarının tüm çalışanları etkilediğini ve kimsenin bu durumdan muaf olmadığını vurguladı. "Ücret artışlarının enflasyonu körüklediği söylemi koca bir yalandır. Enflasyonu asıl körükleyen işverenlerin ve şirketlerin kar hırsıdır" diyen İkinci, emeğe dayatılan kölelik düzenine karşı birleşme çağrısında bulundu.
“Birlikte Ayağa Kalkmalıyız”
Açıklama, "Ya hep birlikte kaybedeceğiz ya da ayağa kalkıp birleşerek kazanacağız" mesajıyla son buldu. İkincinin, toplumu insanca yaşam için mücadeleye davet ettiği açıklama, ekonomik adaletsizliklerin giderilmesi ve sosyal adaletin sağlanması gerektiğine dikkat çekti.