Basınla iyi ilişkiler kurmaya başlayan Bordo Mavililer geçtiğimiz hafta bu satırlar üzerinde belirttiğim toplantıyı gerçekleştirdi.
TSYD Başkanı Selçuk Kılıç ve Trabzonspor medya birimine teşekkür etmek gerekiyor. Ayrıca kulüp her ay bu toplantıyı yapacakmış. İlk toplantı çok kalabalık oldu ancak farklı sistemlerle bu sayının da düşmesi gerekiyor.
Bu toplantılar neden bunca zamandır yapılmadı, bu hangi aklın ürünüydü ve niyet neydi? Bu soruların cevaplanması gerekiyor. Ki böylece takımın kurumsal medya davranışlarının da bir hafızasını oluşturalım, doğrunun yanlışın, fayda ve zararın çetelesini tutalım hem bugünümüz, hem yarınımız, hem kendimiz ve hem takımımız için. Öyle her gelen kendi düşüncelerini kafasına göre takım faydası diye dikte edemesin, meseleler bir tartışılsın, değil mi?
Başkan Ağaoğlu, Asbaşkan Alp ve Ertuğrul Doğan’ın performansı da oldukça iyiydi. Sorulara hazırlanıp gelmişler toplantı boyunca not alıp resmî veriler ışığında konuşmalarını yaptılar.
Gelelim maça...
Denizli maçındaki sistem değişmiş farklı bir savunma ve orta saha varyasyonu izledik. Baker ve Parmak’ın orta sahadaki uyumunun günden güne daha iyi seviyeye çıkacağını tahmin ediyorum. Baker’ın rolü büyük ama hazır değil 2 gol atan Afobe’de henüz atletik seviyesine gelememiş. Edgar’ın savunmadaki işleri gelecek adına umut vericiydi. Anlatmak istediğim yavaş yavaş yeni transferler takıma oturuyor. Savunmaya ve ileriye ciddi takviyeler gerekiyor. Bu hafta içerisinde 2 oyuncunun takıma katılması bekleniyor.
Bu katılımlarla takımın çıkabileceği seviyeyi net bir şekilde göreceğiz.
Bir sözüm de taraftara takım zaten sizden uzak kolu bacağı kopmuş bir vaziyetteyken eleştiriyi hakarete dökmeyin. Bu çizgi çok önemli, buradan sapmayalım.