İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun adının karıştığı iddia edilen yolsuzluk ve rüşvet soruşturması, Türkiye’de siyasi gündemi sarsmaya devam ediyor. Ülkenin önde gelen gazeteleri konuyu farklı açılardan ele alarak, hem suçlamalar hem de İmamoğlu'na verilen tepkiler konusunda geniş çaplı haberler yaptı. İşte gazetelerin bugünkü manşetlerinde yer alan detaylar:
HÜRRİYET: "Savcıdan 7 Suçlama"
Hürriyet gazetesi, İmamoğlu ve 105 şüpheli hakkında açılan iki ayrı dosyada, toplam 7 farklı suçlamanın yöneltildiğini yazdı. Haberde yer alan suçlamalar şunlar:
- Çete kurmak,
- İrtikap (görevi kötüye kullanarak menfaat sağlama),
- Rüşvet,
- Dolandırıcılık,
- Kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirmek,
- İhaleye fesat karıştırmak,
- Terör örgütüne yardım sağlamak.
Haberin detaylarına göre, İmamoğlu gözaltına alındıktan sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulandı ve burada "Nezarethane yemeği yediği" belirtilerek gözaltı koşullarına dikkat çekildi. Hürriyet ayrıca CHP'nin bu suçlamalara karşı net bir yanıt veremediğini iddia eden iktidar kanadının açıklamalarına da yer verdi.
YENİ ŞAFAK: "25 Tanık Vurgunu Anlattı"
Yeni Şafak gazetesi ise 25 tanığın ifadesine dayanarak İmamoğlu ve belediye çalışanlarının "yolsuzluk çarkı" içinde yer aldığını iddia etti. Haberde yer alan iddialara göre:
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı 32 şirkette büyük çaplı usulsüzlükler yapıldığı öne sürülüyor.
- Tanıkların, rüşvet, ihale oyunları ve para aklama sistemine dair detaylar verdiği belirtiliyor.
- İmamoğlu’nun Basın Danışmanı Murat Ongun’un da soruşturma kapsamında şüpheli olarak yer aldığı iddia edildi.
- Üç gazeteciye otoparkta para ödendiği öne sürülerek, yolsuzluk paralarının basına dağıtıldığına dair şüphelerin olduğu ifade edildi.
CUMHURİYET: "Siyasette ve Sokakta İttifak"
Cumhuriyet gazetesi ise soruşturmaya tamamen siyasi bir operasyon olarak yaklaşıyor. Gazetenin haberine göre:
- CHP, İmamoğlu'na karşı yürütülen süreci "sivil darbe" olarak değerlendiriyor.
- Türkiye’nin dört bir yanında İmamoğlu’na destek mitingleri düzenleniyor.
- Haberde, İmamoğlu’nun, Büyük Atatürk’ün "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözünü vurguladığı konuşmasına yer veriliyor.
- Kayyum atanması durumunda CHP’nin İBB binasında direnişe geçeceği belirtiliyor.
Gazete, AKP ve yargıyı sert şekilde eleştirerek, olayın yargısal bir süreçten çok siyasi bir hamle olduğunu savunuyor.
AKŞAM: "Çete Tipi Firar"
Akşam gazetesi, soruşturma kapsamında adı geçen Emrah Bağdatlı'nın firar ettiğini ve yurt dışına kaçtığını iddia ediyor. Haberde:
- Bağdatlı’nın operasyonlardan 6 Mart’tan önce ABD’ye uçak bileti aldığı, ardından 5 Mart’ta İpsala’dan Yunanistan’a geçtiği belirtiliyor.
- Bağdatlı’nın, İBB içindeki organizasyonun "kara kutusu" olarak tanımlandığı ifade ediliyor.
- Evinde yapılan aramalarda deste deste para bulunduğu, 11 milyon TL'lik döviz ve nakit paranın ele geçirildiği öne sürülüyor.
Gazete ayrıca MASAK raporlarına dayanarak, İBB içinde son 3 yılda 117 gayrimenkul satın alındığını ve bu malların kaynağının belirsiz olduğunu yazıyor.
TAKVİM: "Muz Gibi Rüşvet"
Takvim gazetesi, soruşturma kapsamında ortaya çıkan ilginç bir iddiaya dikkat çekiyor:
- İddiaya göre, rüşvet paraları inşaat şirketlerinin genel müdürleri tarafından muz kolileri içinde taşındı.
- İmamoğlu’nun evinde yüklü miktarda para bulunduğu öne sürülüyor.
- Basın Danışmanı Murat Ongun’un mal varlığına el konulduğu haberde yer alıyor.
Gazete ayrıca, savcılığın hazırladığı "yolsuzluk şeması" üzerinde durarak, İBB içinde örgütlü bir suç şebekesi kurulduğunu iddia ediyor.
SABAH: "İhale Karşılığı Milyarlık Villa"
Sabah gazetesi, İmamoğlu’nun iş insanı Nuhoğlu ile yaptığı anlaşmalar üzerinden rüşvet ağı kurduğunu iddia ediyor:
- Nuhoğlu’nun, İmamoğlu’na 3 adet lüks villa sattığı ancak fiyatlarının piyasa değerinden çok düşük olduğu belirtiliyor.
- Belediye ihalelerinin, belirli şirketlere yönlendirildiği iddia ediliyor.
- MASAK raporlarında, İBB içindeki ihalelerde büyük çaplı usulsüzlükler olduğu öne sürülüyor.
Haberde ayrıca, CHP’nin bu suçlamalara karşı sessiz kaldığı ve iddialara net bir cevap vermediği öne sürülüyor.
AYDINLIK: "Herkes Savcı, Herkes Yargıç"
Aydınlık gazetesi ise süreçte medyanın ve kamuoyunun yargıyı baskı altına aldığını savunuyor:
- Muhalif medyanın İmamoğlu’nu aklamaya çalıştığını, iktidar yanlısı medyanın ise onun suçlu olduğunu ilan ettiğini öne sürüyor.
- Yargısal sürecin siyasallaştırıldığını belirterek, hukukun baskı altında kaldığını ifade ediyor.
- "Televizyon mahkemelerinin kurulduğunu" ve medya organlarının bu süreci tarafsız yürütmediğini iddia ediyor.