Yoğun katılımın sağlandığı toplantıya Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fatih Aydın, Saadet Partisi Trabzon İl Başkanı Şakir Şahintaş, İl Başkan Yardımcıları, İlçe Başkanları ve teşkilatları katıldı. 

Toplantı, ilçe başkanları ve yöneticilerinden alınan raporla başladı. 

Parti içi istişare toplantısı ardından açıklamalarda bulunan Seçim İşlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Fatih Aydın, “Trabzon il divan toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Kıymetli çalışmalarınızdan dolayı şükranlarımı arz ediyorum. Burada geçtiğimiz günlerde meydana gelen sel felaketinden etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun diliyorum. İnşallah gerekli tedbirler alınır. Türkiye’de her şey pahalı olmaya başladı. Evler, arabalar… Türkiye’de ucuzlayan tek şey var: insan canı…Merkeze insanı almayan hangi parti olursa olsun felaket olur. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın… Bir toplum yaşayacaksa orada merkeze insanın alınması gerekir. Biz insanlara bunu vaad ediyoruz. Her vatandaşımız insanca yaşayacak. Allah insanı yaratılmışların en şereflisi olarak yaşattı. Bizlerin bunun için hizmet etmesi gerekir. Ancak biliyoruz ki bir insanın saygın olması için aile huzuru olması gerekir. Aile huzuru yoksa mutluluk olamaz. Kavga ve gürültü varsa o evin mensupları huzurlu olamaz. İnsanın saadeti ailenin huzuruyla mümkün. Ailelerde mutluluk ve huzur olacaksa o toplumun refah toplumu olması lazım. Refah yoksa toplumda bolluk ve bereketten söz edilemez. Aileler huzurlu olsun ki insanlar mutlu olsun. Bir toplumun refah toplumu olabilmesi için devletin adil olması gerekir. Devlet adil değilse toplum refah toplumu olamaz. İnsanların görüşü ne olursa olsun saygın ve şerefli bir şekilde yaşamlarını temin etmesinden sorumludur. Bir devletin adil olması için devleti yönetenlerin Hakk’ı üstün tutan bir anlayışa sahip olamsıdır. Biz o anlayışa milli görüş diyoruz. Hakk’a yakın bir anlayışta olmazlarsa sadece kendi çevrelerini düşünmekle ömürleri geçer. Onların kurduğu sistemde zengin daha zengin fakir daha fakir haline gelir. Fındık, incir, keçi boynuzu… üretimde dünya birincisiyiz. Ancak bizim insanımız bunları tüketemiyor… Gerisini siz düşünün. 

55 farklı üründe dünya üretiminde ilk 10’dayız… Üretmemize rağmen biz tüketemiyoruz. Çünkü bu düzen köle ve sömürü düzeni… Bunun yerine adil bir düzen kurulmadığı sürece aksi mümkün değildir. Yoksa o açıkmış kapalıymış, kim namaz kılmış kılmamış bizi ilgilendirmez. Yöneticilerin alnı secdede olup olmaması önemli değil. En önemlisi adil olmamsıdır….Bir uçak Türkiye’Den havalansa ve yolculuk yapmış olsa 58 farklı ülkeye ulaşabiliyorsunuz. Biz çok zengin bir ülkede yaşıyoruz. Ancak bunu kullanamıyoruz. En pahalı benzini biz kullanıyoruz. En stratejik konuma sahip ülkeler arasındayız. Japonya, Çin, Türkiye en stratejik bölgeler arasında. Japonya’nın yer altı kaynakları Türkiye’nin kaynaklarının %5’i bile değil. Biz hangi ilçede olursak olalım sadece insanca yaşamayı istiyoruz. Özellikle emekçilerimiz… Aylık gelirin 57 bin lira olması lazım. Ama emeklilerimiz 12 bin lira alıyorlar… Eskiden nene, dede evlatlarının evlerine giderken elleri dolu giderlerdi. Ancak şimdi gitmeye korkar oldular. Çünkü cepte para yok. 

Biz ise adil bir düzen için siyaset yapıyoruz. Öyle yapmaya da devam edeceğiz.İsrail’in yaptığı zulmü ise burada dillendirmeliyiz. Bugün dünyada işgal altında olmayan tek bir yer var orası da Gazze’dir. 7 Ekim’den bu yana kardeşlerimiz orada zulüm altındalar. Bildiğimiz bir gerçek var ki israil’in bu gücünün altında İslam ülkelerinin liderlerinin acizliğidir. Eğer öyle olmasaydı Gazze’de bu kadar katliam gerçekleştirilemezdi. Bunun sorumlusu ABD, İngiltere, Fransa değildir… Sorgulanması gereken islam ülkelerinin liderledir.Eğer iki ülke İsrail ile işbirliği yapmamış olsaydı bu kadar katliam olmazdı. Birisi Ürdün’dür diğeri de Türkiye’dir. İsrail’in can boğazını biz oluşturuyoruz. Biz Malatya’da yer alan radar sistemini kapattığımız gibi demir kubbe sistemi çöker. İsrail batar. Ancak biz bunu yapmıyoruz. Biz Kur’an’dan öğreniypruz Yahudileri. Onlar Kur’an da yer alan yahudiler ancak biz Kur’an’da yer alan müslümanlar değiliz. Azerbaycan petrolü bile Türkiye üzerinden gitmeye devam ediyor. Kendinize gelin ve uyanın. Bu fitne Türkiye’ye gelecek. Gerekli tedbirler alınmazsa bu ateş bize de gelecek.Bugünki divanda akılda kalması gereken en önemli nokta: Ecevit, ABD’ye gitti. Döndüğü zaman el pençe durduğu bir fotoğraf yayınladır. AK Parti ondan sonra iş başına geldi. Ecevit’i bu kadar çabuk bitiren neydi. ABD, Irak’a girerken Türkiye’den gideceğiz. Aancak Ecevit buna müsaade etmedi. AK Parti gelir gelmez ise 1 Mart teskeresini getirdiler. Bu teskerenin meclisten geçmemesi için en büyük çabayı gösteren Saadet partisi oldu. 2011 yılında Suriye’de iç savaş çıktığı zaman Türkiye’deki bütün kamuoyunu hazırladılar. Toplumun tamamı bu savaşa hazır hale getirildi. Bizim 911 km sınırımız var, bu ateş buraya girer ve yakar. Saadet partisi bu konuda uyardı. Ama biz haklı olmaktan vazgeçmedik. Bugün ise bu konu apaçık görünüyor. 

İsmail Haniyye şehit edildiği zaman da Nasrallah şehit edildiği zaman da gündemde Şia düşmanlığı vardı. Bizim bi görüşümüz, ırkımız, mezhebimiz var ancak biz ırkçı değiliz. İnsan odaklıyız. Bundan dolayı biz oyuna gelemeyiz. Bu gündemi hazırlıyorlar. Allah’ı bir, kıblesi bir, kitabı bir olanlar için mücadele edeceğiz. Barış dinine iman ediyoruz biz. Bundan dolayı Saadet’in varlığı değerlidir. Biz direnç hattıyız… Biz Gazze’yi temsil ediyoruz. Kimseyi kimseye yem etmeyeceğiz. Parti bizim partimiz, davamız, umudumuzdur. Bu manayı bu mesajı unutmadan önümüzdeki süreçte insanlarımıza ulaşacak ve hep beraber iktidara geleceğiz. Sadece partililer olarak dava şuuruyla birlikte ulaşmadık kimseyi bırakmayacağız.” İfadeleriyle sözlerine son verdi.

KAYNAK: 61SAAT HABER MERKEZİ