Milli ara sonrası zor günler geçiren iki takım Trabzon’da karşı karşıya geldi. Son üç maçında Göztepe, Fenerbahçe ve Çaykur Rizespor’a mağlup olan Trabzonspor, ligin dibine demir atmış galibiyete hasret Adana Demirspor’u konuk etti. Şenol Güneş, iç sahadaki oyundan bu sefer mutlu ayrılmak istiyordu.
Trabzonspor maça sürpriz bir kadroyla çıktı. Serkan Asan, Hüseyin Türkmen, Batagov, Arif Boşluk, Umut Güneş ve Cihan Çanak gibi oyuncular on birdeydi. Eren Elmalı, Ozan Tufan, Draguş gibi performansı yerlerde olan as isimler yedek kulübesindeydi. Şenol Güneş Ali Şahin Yılmaz, Salih Malkoçoğlu ve Poyraz Efe Yıldırım gibi genç ve milli yıldızlarını da kadroya aldı. Ne mi oldu? İlk kez çok koşan, mücadele eden, maçı bırakmayan, yardımlaşan, pozisyonlara giren, goller atan bir takım seyrettik. Özetle, Trabzonspor ruhunu sahaya yansıtmaya çalışan bir takıma şahit olduk. Sonuç beş gollü bir galibiyet. Üç gol iki asistle yıldızlaşan bir Muhammed Cham maçın yıldızı oldu. Şiir gibi oynadı. Savunmanın soluna talibim diyen bir Arif Boşluk vardı. Maç eksiği olmasına rağmen müthiş oynadı. Batagov sol stoperde gayet iyiydi. Özellikle topla ileriye çıkışları takım arkadaşlarını rahatlattı. Batista Mendy asli mevkisinde oynayınca rakibe nefes aldırmadı. Hüseyin Türkmen ve Serkan Asan, çok uzun bir süredir ilk kez on bir oynadılar ve iyiydiler, sahada sırıtmadılar. Banza etkili oynamadan iki gol attı ve golcülüğünü gösterdi. Zayıf rakibine gol yemeden beş gol atan Bordo Mavililer, Alanyaspor maçı öncesi az da olsa morallendi.
Geçtiğimiz hafta Şenol Hoca’ya naçizane tavsiyede bulunmuştum. “Takım hem kötü oynuyor hem kaybediyor, bari gençler oynasın onlar kötü oynasın ve kaybetsin” diye. Şenol Güneş gençlerin çoğuna şans verdi. Çoğu da şansını iyi kullandı. Arif, Batagov ve Umut Güneş gibi. Hüseyin ve Serkan gibi. Adana Demirspor maçı elbet kıyas değil. Genç isimler yüzde yüzleriyle oynadılar. Yüzde yüzleriyle mücadele ettiler. Mühim olan da buydu. Trabzonspor camiası, sahada Trabzonspor ruhuyla mücadele eden bir takım arzu ediyordu. Dün akşam o ruh sahadaydı. Trabzonspor takımı yener yenilir ama kötü koşamaz kötü mücadele edemez. Ruh geri geldi. Hem de bomboş tribünlere rağmen. Ruh nasıl geri geldiyse taraftar da tribüne geri gelmeli. Trabzonspor’un boş tribünlere oynaması kabul edilemez. İyi günde her camia tribünleri doldurur. Mesele her daim tribünlerin doldurmak ve takımına destek olmak.