Politik Güğüm

Politik Güğüm - 4 Kasım 2025

Trabzon'un ve Trabzonspor'un gündeminde yaşananları sizler için derledik.

BAKAN URALOĞLU BUGÜN TRABZON’DA

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, memleketi Trabzon’da bugün önemli bir programa katılacak.

Bakan Uraloğlu, bu sabah Trabzon'a iniyor ve ayağının tozuyla saat 10.00’da Novotel'de Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen Trabzon Kentsel Sürdürülebilirlik Hareket Planı Toplantısı ve konferansına iştirak edecek.

Program, SKUP Uluslararası Sürdürülebilir Hareketlilik Konferansı kapsamında gerçekleştirilecek ve şehir içi ulaşım, çevre dostu ulaşım sistemleri ile kentsel dönüşüm odaklı projelerin ele alınacağı önemli bir buluşma olacak.

Bakan Uraloğlu’nun toplantı öncesinde ve sonrasında Trabzon’daki ulaşım yatırımları, devam eden projeler ve yeni planlamalar hakkında bir dizi istişare ve temaslarda bulunması bekleniyor.

Uraloğlu, bugüne kadar Trabzon’da yürütülen Güney Çevre Yolu, Havalimanı ve liman bağlantı projeleri başta olmak üzere birçok stratejik çalışmanın bizzat takibini yapmasıyla biliniyor.

Şehrin gelişimine katkı sağlayacak her projeye destek veren Bakan Uraloğlu’nun, bu toplantıda da önemli açıklamalarda bulunması bekleniyor.

Trabzon’un kalkınması adına ulaştırma ve altyapı alanındaki yatırımları yakından takip eden Uraloğlu, “Memleketine güç veren bir bakan” olarak değerlendiriliyor.

Şehrin ulaşım geleceğini şekillendirecek bu toplantı, Trabzon’un sürdürülebilir şehir vizyonu açısından da büyük önem taşıyor.

SİNİRLENDİ, ÇIKTI…

Trabzon Ortahisar Belediye Meclisinde dün tansiyon yine yüksekti. Aslında ilk günler meclis üyeleri gündem dışı söz aldıkları ve konular çoğunlukla siyasete kaydığı için tansiyon ister istemez yükseliyor.

AK Parti Grup Başkan Vekili Yavuz Şanver ile Belediye Başkanı Ahmet Kaya ve CHP Grup Başkan Vekili Cüneyit Zorlu arasında tartışmalar güne en çok damga vuran konular arasında…

Ancak tüm tartışmaları gölgede bırakan bir hareket de yaşandı.

CHP’li Ömer Dayı ile AK Partili Faruk Kanca arasında yaşanan tartışma…

Konuyu baştan ele almayacağız.

Ancak Ömer Dayı’nın sinirlerinin yükseldiği ve meclisten çıktığı konuyu aktaracağız…

Faruk Kanca, ilk olarak söz aldığında mecliste yaşanan tartışmalar nezdinde konuşmacının sözünün kesilmemesini, notlar alınıp sonrasında cevap verilmesinin daha doğru olacağını söyledi.

Kanca’nın daha önce meclis dışında verdiği demeçlerden sözleri hatırlatarak konuşma yapan Dayı, “Ben rahmetli babaannemden ananemden otururdum, o muhacirliği dinlemekten keyif alırdım. Evet ben muhafazakar bir ailenin çocuğuyum.

Ben babaannemden, ananemden ve çevremdeki hiç bir büyüğümden “Benim başörtüm başımdan alındı diye duymadım” Sürmenede sadece sizin ananenimiz mi yaşıyordu. Bu ülkeye damgasını vuran Süleyman Demirel kalktı başbakan olduğu zaman Anıtkabir’e giderken İsmet Paşa arkada kalınca duraksadı. Paşam buyur beraber gidelim. ‘Hayır’ dedi, Siz Türkiye Cumhuriyetinin başbakanızın. Saygı çok değerli kavramdır.

Atatürk'e diyemiyorsunuz, İsmet İnönü’yü atıfta bulunuyorsunuz. Kininizi ona kusuyorsunuz. Faruk ağabey, samimiyetimle söylüyorum. Bunlar size hiç bir şey kazandırmaz. Bu söylemlerle insanların sinir uçlarına dokunuyorsunuz… “ dedi.

Bu sözlere Faruk Kanca, “İsmet Paşa’ya gelince.. Tabi bu çok uzun konu. Meclis tutanaklarında, İsmet İnönü’nün kendi sözlerinde bir sürü size belge sunabilirim. Ben onun için Ömer Kardeşime gelin bu belgeleri birlikte izleyelim. Anlattığım olaylar doğrudur. Yaşlılarımız gizli gizli kuran okuduklarını, sizin de yaşlılarınız söyler… İsmet İnönü döneminde bir sürü insan bunu anlatmıştır…” diyince Ömer Dayı da sinirlendi ve salondan çıktı…

ODASINA DAVET ETTİ, ŞAHİT DE İSTEDİ…

Ortahisar Belediye Meclisinde yukarıda da bahsettiğimiz gibi AK Parti ile CHP Grupları arasında süren borç ve belediyeye kaç kişinin işe alındığı tartışmalarına sanırız dün nokta koyuldu gibi duruyor…

Peki nasıl noktalanacak?

Cüneyit Zorlu, Ortahisar Belediyesine alınan personelle ilgili AK Parti’nin 300 küsürlük iddiasına yanıt vermek için meclisteki bütün Grup Başkan Vekillerini odasında işe alınanları T.C. Kimlik Numaraları ile ekranda göstermek için çay içmeye davet etti.

Davete AK Parti Grup Başkan Vekili Yavuz Şanver olumlu yanıt verdi.

Meclis bitiminin ardından Zorlu ve Şanver birlikte meclis salonundan çıktı.

Ancak bu sırada Zorlu, şahit olarak da yine yanına meclis üyelerinin gelmesini istedi ve meclis üyelerine direkt kendisi bu teklifi yaptı.

Bazı AK Partili Meclis Üyeleri işlerinin olduğunu söylemesine rağmen davete icabetti.

Sonuçta Zorlu’nun odasında, CHP Döneminde Ortahisar Belediyesinde işe alınanlar inceleme altına alındı.

Hem Ortahisar Belediye Başkanlığının ortaya koyduğu rakamlar, hem de AK Partili isimlerin dile getirdiği rakamlar mutlaka burada karşılaştırılıp açıklamaları da yapılmıştır…

Borç konusunu da sanırız kapandı..

Çünkü dün bu noktada son tartışmalar yaşandığını düşünüyoruz.

Büyük bir değişiklik olmazsa, ne AK Parti Grubu ne de CHP bu konuyu sanırız gündeme taşımayacak gibi duruyor…

TRABZON İÇİN ÖNEMLİ ÇAĞRI

Trabzon Ortahisar Belediye Meclis Üyesi Ufuk Hoş, son paylaşımıyla şehrin geleceğini yakından ilgilendiren stratejik bir konuyu gündeme taşıdı.

Dünya jeopolitiğinin hızla değiştiği, enerji ve ticaret hatlarının yeniden şekillendiği bir dönemde, Hoş’un tespiti dikkat çekici:

“Bir Kuşak Bir Yol projesi ve Çin merkezli ulaştırma ağları Trabzon’u yeniden stratejik merkez haline getirebilir.”

Hoş’a göre bu küresel hareketlilik, Trabzon Limanı’nın bölgesel üs olmasını zorunlu kılarken, mevcut Trabzon Havalimanı’nın yenilenmesi sürecini de kaçınılmaz hale getiriyor.

Devletin bu yönde hazırlıklarını hızlandırdığını hatırlatan Hoş, deniz dolgusu üzerine yapılacak yeni havalimanının ardından, mevcut havalimanı arazisinin (yaklaşık 1100 dönüm) kentin geleceği açısından çok değerli bir planlama alanına dönüşeceğini vurguladı.

“Bu alan, Trabzon’un geleceğini belirleyecek kadar kritik bir fırsat barındırıyor. ASELSAN, HAVELSAN, BAYKAR gibi savunma sanayi devlerini bu bölgeye yatırım yapmaya davet etmeliyiz" diyen Hoş, savunma teknolojileri ve Ar-Ge odaklı bir gelişme modelinin Trabzon için kalıcı bir vizyon olabileceğini belirtti.

Hoş’a göre Trabzon; yetişmiş insan gücü, üniversite altyapısı ve girişimci potansiyeliyle bu dönüşüme hazır: "KTÜ ve TTSO, bu sürecin merkezinde olmalı. Trabzon sadece turizm ve ticaretle değil, teknoloji ve savunma sanayiyle de anılmalı.”

Ufuk Hoş’un şehrin önde gelen yöneticilerini ve kurumlarını etiketleyerek yaptığı bu paylaşım, Trabzon’un yeni dönemde yüksek teknoloji ve stratejik üretim üssü olabileceğine dair umudu arttırdı.

Trabzon bu gündem üzerine yoğunlaşmalı. Bu iş son dakikaya bırakılmamalı. Çalışmalar şimdiden başlamalı.

AĞIRALİOĞLU TRABZON’A GELİYOR!

Geçtiğimiz 1 Kasım’da Trabzonlu Genel Başkan Yavuz Ağıralioğlu tarafından kurulan Anahtar Parti’nin 1. Kuruluş yıl dönümü Ankara’da coşkuyla kutlandı.

Anahtar Parti Trabzon İl Başkanı Hüseyin Cahit Köse’de teşkilatıyla beraber Ankara’da Ağıralioğlu’nun yanında yer aldı.

Tüm Türkiye’den 30 bini aşkın partilinin katıldığı kutlamada Trabzon’dan da bin civarında teşkilat mensubu yer aldı.

Burada İl Başkanı Köse ve Genel Başkan Ağıralioğlu’nun da arasında bir görüşme gerçekleşti.

Daha önce de duyurduğumuz gibi; Ağıralioğlu, bu ay sonunda Trabzon’a geliyor ve 18 ilçede program düzenleyecek.

25-28 Kasım tarihlerinde Trabzon’da olması beklenen Ağıralioğlu, aynı zamanda Yomra, Çarşıbaşı, Arsin ve Maçka ilçelerinde düzenlenecek olan 1. Olağan İlçe Kongrelerine katılacak.

Bu ilçelerdeki kongrelerin Ağıralioğlu’nun katılmasıyla gerçekleştirilmesi istendiği için şimdiye kadar yapılmadı.

O sebeple henüz kesin olmamakla beraber bu ay sonunda Ağıralioğlu’nun Trabzon’da 18 ilçede hem teşkilat buluşması hem de esnaf ziyareti yapması bekleniyor.

İSTANBUL MEDYASINA PRİM VERMEYİN

Trabzonspor’un gençleri sahada ışık saçıyor…

Oulai, Augusto, Batagov, Pina…

Hepsi formda, hepsi heyecan veriyor.

Bu da doğal olarak Türkiye’nin dört bir yanında konuşulmalarını sağlıyor. Ama dikkat edin, bu konuşmaların tonu giderek değişmeye başladı. Özellikle İstanbul merkezli spor medyası, her maçtan sonra aynı ezberi okuyor:

“Bizim altyapımız, İstesek alırız, Trabzonspor oyuncuları İstanbul’a hazılıyor’ gibi salak saçma yorumlar çıkmaya başladı.

Yani özetle, kendini dev aynasında gören bir kibir yine sahneye çıktı.

Trabzonspor’un oyuncusu herkesin ağzına sakız değildir. Bu gençler tesadüf değil, sistemin ürünü. Trabzonspor yıllar sonra kendi kimliğine uygun, mücadeleci ve karakterli bir kadro kurdu. Bu çocukların alın terine “altyapımız” diye göz dikmek, emeğe saygısızlıktır.

Ama asıl mesele şu: Trabzonspor taraftarı da bu söylemleri konuşarak farkında olmadan prim veriyor.
Birileri saçma bir yorum yapıyor, biz günlerce onun üzerine konuşuyoruz.

Sonra o da kendini “gündem belirleyen medya” sanıyor.

Bu tablo yeni değil. Aynısını yıllar önce de yaşadık. Trabzonspor artık ne saha içinde ne masada eskisi gibi değil.

Unutulmasın: 30 yaşındaki kalecisini 36 milyona satan bir kulüp, genç yıldızlarını öyle ucuza bırakmaz ki bırakmayı da düşünmüyor.

Bugün Trabzonspor’un gençleri için Türkiye’de o rakamları karşılayacak tek bir kulüp yok.

O yüzden İstanbul medyasının hayal satmasına gerek yok — ne cüzdanları yeter, ne cesaretleri.

Trabzonspor’un gençleriyle gurur duymak başka, onları “kim alacak” tartışmalarına meze etmek başka.

Biz birincisini yapalım, ikincisini değil.

İstanbul medyası primle beslenir, sessizlikten korkar.

O yüzden en büyük cevap; onların konuşmalarını değil, sahada Trabzonspor’un yürüyüşünü izlemektir.

MUCİ ELEŞTİRİLİYOR AMA TEKKE’NİN PLANI FARKLI

Trabzonspor’un sezon başında Beşiktaş’tan kiraladığı Ernest Muçi, son haftalarda tartışmaların merkezinde.

Galatasaray maçında sergilediği performans tribünleri tatmin etmedi, sosyal medyada da yoğun eleştiriler aldı.

Ama perde arkasında durum biraz farklı.

Tekke, taraftar gibi düşünmüyor.

Muçi’yi sadece hücum değil, savunma dengesi açısından da oyunun kilit taşı olarak görüyor.

Eyüpspor maçında da aynı eleştiriler yapılmıştı ama Tekke, Galatasaray karşısında yine oyuncusuna forma verdi.

Bu da teknik ekibin ondan vazgeçmediğini gösteriyor.

Muçi’nin istatistikleri belki skor tabelasına yansımıyor ama hoca cephesine göre görevini eksiksiz yapıyor.

Savunma yardımları, alan kapatmaları, pozisyon bilgisi… Maç analistleri oyuncunun tüm verilerinin yeterli olduğunu hocaya bildirmiş durumda. Özellikle koşu mesafesinden Tekke baya memnun.

Tekke’nin gözünde bunlar en az gol kadar değerli.

Taraftarın gözü gole, asist’e takılırken; Tekke oyuna bir bütün olarak bakıyor.

Muçi’nin defansif disipliniyle orta sahayı dengede tuttuğuna inanıyor.

Gol ya da asist geldiğinde o eleştirilerin yerini alkışlar alacak.

Ama Tekke için o an gelmese bile, Muçi’nin sahadaki varlığı “planın” bir parçası olmaya devam edecek.

{ "vars": { "account": "UA-28164355-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-DQTZ4JSXP4" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }