SİYASET BÖYLE GÜZEL…
Trabzon’da dün özel bir kliniğin açılışı gerçekleştirildi.
Bu açılışta tam olarak siyasetin iki zıt kutbu olan AK Parti ve CHP’nin Trabzon temsilcileri bir aradaydı.
AK Parti İl Başkanı Sezgin Mumcu ve CHP İl Başkanı Mustafa Bak’ın selamlaştıktan sonra kısa ve keyifli bir sohbet etmeleri çevreden de dikkat çekti.
İki Akçaabatlı başkan da siyaset sahnesinde birbirlerine karşı sert sözler sarf etse de yan yana geldiklerinde bu sözleri bir kenara bırakıyorlar.
Düzenlenen açılış boyunca da iki başkan yan yana kliniği gezdiler.
Bizim de kameralarımıza bu keyifli anlar yansıdı.
Akçaabatlı iki il başkanının burada hal hatır sorduklarını öğrendik.
Trabzon’un siyasi arenası serttir, çetindir ama CHP’li Bak da programdan sonra, “Siyasi bir program değil burası. Birbirimize hal hatır sorduk” dedi.
Biz de Trabzon’da bu görüntüleri görmeyi özlemiştik.
Aynı şekilde programa katılan AK Parti Ortahisar İlçe Başkanı Seyit Hisoğlu ile Başkan Bak arasında da zaman zaman keyifli anlar yaşandı.
Üç Başkanın yer aldığı açılışta bu kez keskin cümleler yerine kahkahalar havada uçuştu.
UÇAK OLAYININ PERDE ARKASI…
Dün AJet’in İstanbul-Trabzon seferinde bir yolcunun pilota hakaret etmesi iddialar gerginliğe yol açmıştı.
Bu nedenle pilot kalkışı iptal etti, karı koca ve 17 yaşlarındaki oğulları uçaktan indirilmişti.
61saat olarak olayın perde arkasını öğrendik.
Trabzonspor-Eyüpspor karşılaşması için Trabzon’a gelmek isteyen Oya Yılmaz ve ailesi bir önceki gün uçak biletlerini aldılar.
Ancak Check in işlemi yapmadıkları için uçağa son dakika geç kaldılar. Bu nedenle de Ajet yetkilileri ellerinden bir şey gelmediğini söyleyerek kendilerini uçağa almadılar.
Yılmaz ailesi, bir sonraki gün yani maç günü için yeniden biletlerini aldılar. 15:55 uçağıyla Trabzon’a gelecek olan aile uçağa bindikleri sırada saatin 15:55 olduğunu görünce hosteslere karşı sitemlerini dile getirdi. Oya Yılmaz, hosteslere ve pilota karşı, “Demek ki insanlar gecikebiliyormuş biz sizi idare ediyoruz ama siz bizi idare etmiyorsunuz” dedi. İddiasına göre ise karşılığında “bu bizim sorunumuz değil” cevabını aldı.
Yılmaz’ın ifadesiyle, “Hostes kız ve kabin memuru da benimle ilgili dedikodu yapıyormuş. Eşim arkada gelirken bunları duymuş. Bu uçak belirtildiği saatte kalkmazsa biz o zaman ortalığı karıştıracağız dedik. Biz yerimize geçtik ama kaptan bizim çıkartılmamızı istedi” dedi.
Oya Yılmaz aynı zamanda, “Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’ne dilekçe gönderdim. Ajet’e de dava açacağız. Pilot ve hostesin disiplin cezasını almasını istiyorum” ifadelerini kullandı.
CHP’DE TARTIŞMALAR GERİDE KALDI MI?
CHP’de son dönemin en çok konuşulan isimlerinden biri de İlker Akıncı..
Neden, çünkü biliyorsunuz Akıncı, daha önce CHP’de Gençlik Kolları Başkanlığı yapmış ve Milletvekilliğine de aday adayı olmuştu. Ancak konuşulmasındaki etken bu saydıklarımız değil.
CHP’nin son yapılan İl Başkanlığı Olağan Genel Kurulunda da, İl Başkanı adayı olmuştu.
Fakat CHP’nin 17 İlçe Başkanının yayınladığı ‘Tek aday’ deklerasyonu sonrasında İl Başkan adaylığından çekildiğini duyurmuştu.
İşte yaşanan bu süreçlerin ardından Akıncı, yeniden İl Başkanı seçilen Mustafa Bak’ı ve yönetimini ziyaret etti.
Bu ziyaretin ardından ise dikkat çeken satırlar kaleme aldı.
Akıncı, “Bu tarihi dönemde üstlendikleri sorumluluğun bilincinde olacaklarından hiç şüphem yok.
Çünkü biz artık sadece bir seçim sürecine değil; Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında bir demokrasi mücadelesine giriyoruz” ifadelerini kullandı.
Akıncı, “Kongre süreci boyunca yaşanan tartışmalar ve partililerimizin ortaya koyduğu eleştiriler, Cumhuriyet Halk Partisi örgütlerinin dinamizminin ve canlılığının en güçlü göstergesidir.
Partimizin en büyük gücü; biat etmeyen, düşünen, sorgulayan ve eleştiren örgüt kültürüdür.
Bu eleştiriler partimizi zayıflatmaz; aksine, onu daha diri ve mücadeleci kılar.
Kurultay sürecinde Trabzon İl Başkanlığı’na aday olmuş, ancak ilçe başkanlarımızın ortak iradesi doğrultusunda tek listeyle kongreye gidilmesi kararına saygı göstererek; birlik ve bütünlüğü koruma adına adaylıktan çekilmiştim.
Elbette her karar gibi, bu süreç de eleştirilecektir.
Şahsıma yöneltilen her eleştiriyi dikkatle not ediyor, samimiyetle değerlendiriyorum.
Ancak içinde bulunduğumuz bu özel dönemde, bütün yoldaşlarımızın görüş ve itirazlarına saygı duyarak; bundan sonraki sürecin birlik, dayanışma ve ortak mücadele ruhu içerisinde yürütülmesi gerektiğine inanıyorum.
Kongre süreci artık geride kalmıştır.
Bizim için makam ya da mevki değil; partimin bir neferi olarak omuz omuza mücadele etmek esastır.
Bundan sonraki süreçte, il ve ilçe yönetimlerimizin her daim yanında, dayanışma ve destek içinde olacağımı özellikle ifade etmek isterim” diye yazdı.
İYİ PARTİ’DE 2. ADAY MI?
İYİ Parti Ortahisar İlçe Kongreleri devam ederken, yeni üye kayıtları da bir yandan sürüyor.
Bu noktada dün 8. yaşını kutlayan İYİ Parti’de Trabzon siyasetinde dikkat çeken bir transfer gerçekleştirdi.
Büyük Birlik Partisi eski Ortahisar İlçe Başkanı Ahmet Buzdağ, İYİ Parti’ye katıldı. Eski İlçe Başkanının, İYİ Parti’ye katılması siyaset çevresinde ciddi ses getirdi.
Aslında baktığımızda İYİ Parti Kongrelerle birlikte Trabzon’da da bir toparlanma sürecine girdi.
Seçimlerden sonra ciddi olarak kan kaybeden İYİ Parti’de eski başkanlar da görev almaya başladı.
Bildiğiniz gibi eski İl Başkanı Azmi Kuvvetli Ortahisar İlçe Kongresinde Divan Başkanlığı yapmıştı.
Ortahisar İlçe Kongresinde yeniden başkan seçilen Kemal Eraydın da dün mazbatasını alarak yeni dönemde görevine başladı.
Bu arada İl Kongresi de 23 Kasım’da yapılacak ve Grup Başkan Vekili Balıkesir Milletvekili Turan Çömez’in ve Trabzon Milletvekili Yavuz Aydın’ın katılımlarıyla gerçekleşecek.
Şu an resmen açıklamalarda mevcut İl Başkanı Muhammet Erkan, tek aday olarak görülüyor.
Ancak parti kulislerinde konuşulanlara göre mevcut yönetimde İl Başkan Yardımcısı olarak görev alan Taner Bahadır’ın da ismi geçiyor.
Ama tabi resmi bu noktada resmi bir açıklama yok. Sadece parti içi kulislerinde konuşulan dedikodu.. Peki bu dedikodu gerçek olur mu, sanırız onu da ilerleyen günlerde göreceğiz…
KONGRELERDE GÖRÜLMEMİŞ OLAY!
Trabzonspor Kulübü dün belki de tarihinin en sıra dışı Divan Genel Kurullarından birini yaşadı. Ne bir tartışma, ne bir sataşma, ne de alışılmış o “ek söz hakkı” talepleri... Kısacası, bir Trabzonspor Divanı için olağanüstü sakin bir atmosfer!
Normalde kürsüye çıkıp uzun uzun konuşanlar olur, divan başkanlığı müdahalelerde bulunur, bazen ortam gerilir. Ama bu kez tablo bambaşkaydı… Başkan Ertuğrul Doğan, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ve Ortahisar Belediyesi Başkanvekili Cüneyt Zorlu dışında kimse söz almadı. Kongre neredeyse sessizlik içinde tamamlandı.
Birçok kişinin aklındaki soru buydu. Cevap ise aslında çok basit: Trabzonspor camiası mevcut yönetimden memnun. Ne zaman ki skorlar gelmeye başladı, eleştirilerin tonu da aynı oranda düştü. Artık kürsülerde yüksek perdeden eleştiri değil, başkanın gayreti ve istikrarı konuşuluyor.
Ertuğrul Doğan yönetimi, hem sportif hem de mali anlamda bir denge kurmayı başardı. Kulübün projeleri, yeni gelir modelleri ve takımın sahadaki performansı; divan üyelerinde güven duygusunu pekiştirmiş durumda.
Özetle; Bu sessizlik bir kabullenme değil, bir memnuniyet ifadesi. Camia, “şu anda işler doğru gidiyor” diyor. Yani bu defa kongrede alkış sessizlikle yapıldı…
TEKKE TEVAZU GÖSTERİYOR AMA…
Trabzonspor’da Fatih Tekke döneminin etkisi artık sadece skor tabelasında değil, camianın ruh halinde de hissediliyor. Geçen sezonun karanlık ve kaotik günlerinden bugünlere gelinirken, bu dönüşümün mimarı kuşkusuz Tekke’nin ta kendisi.
Göreve geldiğinde takımın psikolojisi dağınıktı, saha içi dengeler yerle bir olmuştu. O ise önce gemiyi limana yanaştırdı, şimdi de o gemiyi yüzdürüyor. Takımı sadece toparlamakla kalmadı; aidiyet, disiplin ve karakter inşa etti.
Fatih Tekke’nin en önemli farkı, konuşmak yerine çalışmak. Ne söze sığınıyor, ne bahane üretiyor. Galatasaray ve Fenerbahçe maçlarını kaybetti belki ama o mağlubiyetlerin hikâyeleri bambaşka. Çünkü Trabzonspor o maçlarda bile oyun olarak geri düşmedi, karakter koydu veya bir bölümlerinde üstün oldu. Deplasman kabusu bitti, takım özgüven kazandı.
Bu dönemde sadece saha içi değil, transfer politikası da değişti. Tekke, genç ve potansiyelli oyuncuların takıma kazandırılmasında doğrudan rol aldı. Altyapıdan gelen enerjiyi iyi yönetti, soyunma odasında aile ortamı kurdu. Oyuncularla kurduğu iletişim net: “Ayağımız yere bassın.” Ne göklere çıkarıyor, ne dibe indiriyor.
Bugün Trabzonspor sadece iki puanla Galatasaray’ın gerisinde. Bu tabloyu başka bir teknik direktör yapsaydı, emin olun methiyeler diziliyor olurdu. Ama Tekke tevazu gösterdikçe, camia bazen kıymetini geç fark ediyor. Neyse ki sonuçlar artık konuşuyor. Çünkü Trabzonspor, kendi öz evladının ellerinde yeniden kimliğini buluyor.
Kısacası; Fatih Tekke fazla konuşmuyor ama çok şey anlatıyor. Ve bu şehir, belki de uzun zaman sonra ilk kez, sahadaki emeğe güven duyuyor.
VE HAYALLER GERÇEK OLDU
Papara Park’ta Eyüpspor’u konuk eden Trabzonspor sahadan 2-0 galip ayrıldı. 35 bini aşkın taraftarın takip ettiği karşılaşmada Trabzonspor’un özel misafirleri de var. Bu misafirlerden biri 61saat aracılığıyla tanıdığınız 8 yaşındaki Kürşat Eren Öztürk…
İstanbul Bakırköy İbni Sina İlköğretim Okulu’nda eğitim hayatını sürdüren Kürşat Eren geçtiğimiz haftalarda okul ödevinde, ‘Karşılaştığınız bir zorluğu nasıl aştığınızı yazınız’ sorusuna, “Koca sınıfta tek başıma Trabzonsporlu olmam. Arkadaşlarımın dalga geçmelerini umursamayarak bu zorluğu aştım” yanıtını vererek gönülleri fethetmişti.
Başkan Ertuğrul Doğan ve Asbaşkanı Zeyyat Kafkas anında aileye ulaşarak Kürşat’a tüm takım imzalı forma jestinde bulunmuştu. Trabzonspor yine büyüklüğünü göstermiş olacak ki Kürşat Eren babası ile birlikte Eyüpspor maçına davet edildi.
61 numaralı formasını sırtına geçiren Kürşat Eren karşılaşma öncesi Christ Inao Oulai ile seremoniye çıkarak yeşil çimlere de ayak bastı.
Maç sonu Kürşat Eren’in babası Alparslan Öztürk bizlere ulaştı.
Konuyla ilgilendiğimiz ve Kürşat’ın hayalini gerçekleştirme noktasında köprü görevi gördüğümüz için teşekkürlerini iletti. Böylece Trabzonspor yine bir çocuğun kahramanı olmaya devam etti.
Kürşat Eren hayalini kurduğu Trabzonspor’u daha yakından tanıyarak bugün sevinçten dört köşe bir şekilde Trabzon’dan ayrılacak. Ama burada hafızasına kazıdığı anılar kilometrelerce uzaktaki takımının aslında her an kalbinde ve asla yalnız hissetmemesi gerektiğini ona hatırlatacak.
Ne diyelim ki çok büyüksün Trabzonspor…