OPERASYONUN ADI TRABZON KÜMEYE
Bir değil, iki değil, üç değil, bıktık artık.
Tüm Türkiye, futbol camiası, yorumcuları, eski hakemler avaz avaz bağırıyor: sahada katliam var diyor.
Bu hakemlerden bıktık usandık diyor.
Birini atıyorlar, diğeri geliyor.
Gelen aynı şeyi yapıyor; facia üstüne facia, katliam üstüne katliam.
Belki birileri Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’na sorumluluk yüklüyor.
Tabii ki futbolun, yani çok önemli bir kurumun başında olması onu hedef tahtasına koyuyor.
Düpedüz bir operasyon var ve bu operasyonun çocukları kimin üzerinden kime vuracağını çok iyi biliyor.
İbrahim Hacıosmanoğlu’nun kim olduğunu ve açık yarasının nerede olduğunu çok iyi biliyorlar.
Yarasına tuz basmak için en hassas noktasını kullanıyorlar, yani Trabzonspor’u.
Ve yapacağı maalesef ama maalesef hiçbir şey yok.
Göreve geldiği günden bu yana hakemlerle ilgili tarafsız kalmak adına Trabzonspor için söylediği sözlerin ceremesini çekiyor desek yeridir.
Ne diyebiliriz ki?
Gol ise gol, emek ise emek, mücadele ise mücadele ama yetmiyor.
Operasyon çocukları katliama devam ediyor.
Arkalarında kim var, kimler var, neden bunu yapıyorlar bilmiyoruz.
Kime havale edeceğiz, onu da bilmiyoruz.
Ne bekliyorlar, ne istiyorlar, kimden kimin intikamını alıyorlar, o da belli değil.
Belli olan bir şey var: o da adaletsizlik.
Çocuklarının, eşlerinin, arkadaşlarının yüzüne nasıl bakacaklar?
Başlarını yastığa koyduklarında nasıl uyuyacaklar?
Gerçekten bilmiyoruz.
Ne desek, ne söylesek, ne yapsak az.
Ülkeyi kaosa sürüklemek, milleti birbirine düşürmek adına ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar.
SON DAKİKA - Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan: "Bu yaşananlar rezalet. Türk futbolu battı. Algınız batsın. Yazıklar olsun." pic.twitter.com/QaJGfP7xeS
— 61saat (@61saat) December 16, 2024
Trabzon ve Trabzonspor’a olan, Trabzonspor’u sevenlere, Trabzonspor’u destekleyenlere olan hırslarının, inatlarının, intikam duygularının önüne bir türlü geçemiyorlar.
Bırakın Şenol Güneş’i, kimi getirirseniz getirin olmayacak.
Burada kurban maalesef Trabzonspor oluyor.
Çok yakın zamanda “Trabzon kümeye” tezahüratlarını maalesef duyacağız.
Ama emin olun, burada bir günah var ve er geç bu günahın bedelini birileri bir şekilde ödeyecek.
BİLETLERİ BEDAVA YAPIN
Trabzonspor, eğer yeni bir yolculuk yapmak istiyorsa hemen yarın Bodrum maçı için harekete geçmeli.
Bu takım, oynayabileceğini, neler yapabileceğini iki maçtır gösterdi.
Tek eksiği, arkasındaki taraftar desteği.
Onu da alırsa yeni bir yola çıkmak ve düzene meydan okumak istiyorsa, yarın hemen Bodrum FK maçının biletlerini açıklamalı.
Futbolcu, teknik direktör, basın veya X kişi veya kişiler kim varsa topyekûn bu maça davet edilmeli.
1 TL, 6 TL veya 61 TL gibi sembolik bir rakam belirlenip bu maça akın edilmesi gerekiyor.
Bunu Trabzonspor Kulübü’nün yapabileceği kabiliyeti var.
Rüzgarı bir an önce kendisine çevirmeli ve taraftarıyla yeni bir yolculuğa çıkmalı.
Kendi taraftarıyla, arkasındaki bu büyük güçle yenemeyeceği hakem, kazanamayacağı maç yok.
Aslında bu projeyi kulüp ta sürecin en başlarında gerçekleştirmeliydi ama…
İKİ SAAT ARAYLA İKİ TOPLANTI
Şehrin her noktasında var olmak çok zor olsa gerek.
Ama Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’e bakanlar, onu öğleden önce Ortahisar ilçesinin mahalle muhtarlarıyla, öğleden sonra Of ilçesindeki mahalle muhtarlarıyla bir arada görüyor.
Şehrin bir ucundan diğer ucuna daima koşturma halinde.
Vatandaşları, muhtarları ihmal etmek istemiyor.
Dün Of’ta bir araya geldiği muhtarlarla toplantısı 4 saat sürdü.
Her muhtarı tek tek dinledi, her birinin taleplerini not etti.
Eksiklerin giderilmesi için el birliğiyle çalışacaklarının mesajını verdi.
Ortahisar mahalle muhtarları istişare toplantısına Trabzon Muhtarlar Federasyonu Başkanı Bekir Aktürk de katıldı.
Başkan Genç’in her zaman yanlarında olduğunu söyleyerek el birliği ile çalışmaya devam edeceklerinin altını çizdi.
Başkan Genç ve ekibi, sorunları bizzat yerinde dinliyor.
Bu iş birliği şehir için çok önemli.
Genç’in bu enerjisine şaşırdık.
Ankara’dan dönüyor, Trabzon’da ara vermeden çalışmalarına devam ediyor.
Hem ortak akla önem veriyor, görüyoruz, hem de sorunları yerinde dinliyor.
Eminiz ki bütün bunların karşılığı bu şehre gelecek.
BAŞKAN GENÇ, ALİ KOÇ’U DUYUNCA
Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, dün Ortahisar ilçesindeki mahalle muhtarlarıyla istişare toplantısı düzenledi.
Başkan Genç, muhtarları tek tek dinleyip, 2025 yılında öncelikli taleplerinin neler olduğunu bildirmelerini istedi.
Toplantıda İskenderpaşa Mahallesi Muhtarı Ali Koç söz alıp kendisini tanıtınca Başkan Genç, “Aziz Yıldırım Valimiz var, Ali Koç muhtarımız olmasa olmazdı. İyi ki Trabzonsporluyuz.” diye espri yaptı.
Bu sırada salondakiler kahkahaya boğuldu.
Trabzonspor'a başarılar dileyen Başkan Genç, muhtarlardan alkış aldı.
TRÜ İLAHİYAT FAKÜLTESİ NE DİYOR?
Felsefe Profesörü Örsan K. Öymen'in önceki gün Trabzon Sanat evi sahipliğinde yapılan "Laiklik ve Milliyetçilik" konulu konferansta İslam'ın reforma tabi tutulması, Kur'an ayetlerinin bazılarının değiştirilerek çağa uyarlanması gerektiği yönündeki söylemlerine Trabzon Üniversitesi (TÜ) İlahiyat Fakültesi sessiz kaldı.
Dün bu konuda açıklama almak için önce Sayın Rektörü aradık ancak ulaşamadık daha sonra İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Sevim Çinemre'ye ulaştık. O da Sayın Rektörle konuşup bir geri dönüş yapacağını söyledi.
Daha sonra geri dönüş yapan Çinemre herhangi bir açıklama yapmayacaklarını belirterek, bu kararı İlahiyat Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Emin Aşıkkutlu ile istişare ederek aldıklarını söyledi.
Doç. Cinemre, ilahiyat fakültesi olarak açıklamada bulunmama gerekçelerini ise şu şekilde açıkladı:
“Zaman zaman Sayın Öymen tarafından yapılan değerlendirmeler türünden açıklamalar yapılıyor. Bunlar cevabı verilmiş açıklamalardır. Her ne kadar uzman görüşü isteseniz de uzman akademisyenlerimiz benzer konularda defalarca açıklamada bulundu. Zaman zaman ısıtılıp gündeme getirilen konulardır. Yeni bir şey söylemeyi tercih etmiyoruz”
Trabzon Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin üniversitenin Rektörü de ilahiyat profesörü olmasına rağmen Öymen'in açıklamalarına sessiz kalması, sadece akademik bir zaaf değil, aynı zamanda dini değerlerin açıkça hedef alındığı bir durumda pasif ve kayıtsız bir tutum sergilemek anlamına gelmektedir.
Bu fakülte, İslam'ın ve Kur'an-ı Kerim'in bilimsel, felsefi veya ideolojik eleştirilere karşı savunulması noktasında öncü rol üstlenmesi gereken bir kurumdur.
Ancak böylesine tartışmalı bir konuda hiçbir tepki göstermemesi, fakültenin varlık nedenini ve toplumsal sorumluluğunu sorgulatmaktadır.
Trabzon'un merkezinde, İslam'ın temel değerlerinin ve Kur'an'ın doğrudan hedef alındığı bir konferansa, İlahiyat Fakültesi'nin herhangi bir tepki vermemesi, sadece pasif bir tavır olarak değerlendirilemez.
Bu, aynı zamanda kendi dini ve toplumsal görevlerini ihmal etmek ve akademik bir sorumluluk krizine düşmek anlamına gelir. Böyle bir durumda sessizlik, açık bir şekilde acziyet ve teslimiyet olarak algılanabilir.
CHP’DEN HİSOĞLU TEPKİSİ
AK Parti’nin Trabzon’da birkaç gündür Ortahisar İlçe Kongresi konuşuluyor.
Tabii bu duruma en büyük etken de Cevat Kara’nın adaylığı.
Gelinen noktada Ortahisar İlçe Kongresi iptal oldu ve Genel Merkezin belirlediği isim olan Seyit Hisoğlu ilçe başkanı olarak atandı.
Atanmasaydı ne olacaktı?
Yapılan delege listesi genel merkeze karşı çıkan adaya seçimi kazandıracaktı.
Kamuoyu ne diyecekti: Yerel seçimlerde CHP karşısında hezimete uğrayan AK Parti Genel Merkezi, bu kez kendi partisinin Ortahisar İlçe Kongresi'nde destek verdiği adaya karşı seçim kaybetti.
Genel merkezin böyle bir tabloya izin vermeyeceğini yoldan geçen herhangi birine sorsanız aynı cevabı verirdi.
Bu duruma dün muhalefetten de yorumlar geldi.
CHP Ortahisar İlçe Başkanı, yani Hisoğlu’nun muhalefetteki muhatabı Haluk Batmaz, AK Parti’nin üyelerinin iradesini hiçe saydığını ifade etti.
Batmaz, “Kaybettikleri belediyelere kayyum atayan, atayamadıklarına ise ekonomik ambargo uygulayarak halkın iradesine yalnızca kendi lehine olduğu yerlerde saygı gösteren bir iktidarın son çırpınışlarına tanık oluyoruz.
Kendi üyelerinin iradesini hiçe sayarak ilçe başkanı ataması yapan bir siyasi partiden zaten ne kadar demokrasi beklenebilir ki?” ifadelerini kullandı.
GERGİN ANLARIN PERDE ARKASI
Trabzonspor’un Galatasaray karşısında aldığı 4-3’lük mağlubiyet, sahadaki mücadele kadar maçın sonundaki olaylarla da dikkat çekti.
Karşılaşmanın ardından kaptan Uğurcan Çakır’ın, takım arkadaşı Mendy’e sinirli bir şekilde yönelmesi ve aralarında yaşanan kısa tartışma, mağlubiyetin gerginliğini gözler önüne serdi.
Uğurcan Çakır’ın oldukça öfkeli bir şekilde Mendy’e bazı sözler söylediği, Mendy’nin de buna yanıt verdiği görüldü.
Olaya direkt olarak Şenol Güneş müdahale etse de Mendy, o an durumu tam olarak kavrayamadı ve tepkisiz kaldı.
Bu olayı iki şekilde yorumlayanlar oldu.
Birinci düşünce şu oldu:
Takım kaptanının liderlik rolü ile duygusal tepkisi arasındaki dengeyi kurması gerektiği gibi, teknik ekibin de oyuncular arasındaki iletişimi güçlendirmesi önemli.
İkinci yorum ise bu olay günün en umut veren olayıydı.
Mağlup olup sessiz sedasız şekilde soyunma odasına gitmek yerine, sahada bir amaç uğruna kavga edeni görmek daha iyiydi.
Sonuç olarak, Uğurcan Çakır ve Mendy arasında yaşanan bu gerginlik, saha içinde ve dışında takımın birlikteliğinin önemini bir kez daha ortaya koydu.
Her ne kadar mağlubiyetin ardından yaşanan bu anlar olumsuz bir tablo gibi görünse de, tartışmanın ardından iki oyuncunun barışması, Trabzonspor’un iç disiplin ve dayanışma açısından doğru adımlar attığını gösteriyor.
Bu tür olaylar, takım içindeki tutku ve kazanma arzusunun göstergesi olabilir.
Ancak bu enerjinin doğru şekilde kanalize edilmesi, Trabzonspor’un hedeflerine ulaşması adına büyük önem taşıyor.
Şenol Güneş gibi deneyimli bir teknik direktörün varlığı, bu tür durumları yönetme ve takımı yeniden motive etme konusunda önemli bir avantaj.
Gerginliklerin yerini ortak bir amaç etrafında kenetlenmeye bırakması, Trabzonspor’un gelecekteki başarısında belirleyici rol oynayacaktır.
