TRABZON’DA BİR İLK…
Trabzon’da daha önce yapılmayan bir toplantı bugün gerçekleştirilecek.
AK Parti Trabzon Milletvekili Adil Karaismailoğlu’nun talebiyle, Trabzon Büyükşehir Belediyesi'nde “Yerel Yönetimler Koordinasyon Toplantısı” gerçekleştirilecek.
Başkan Ahmet Metin Genç ve ilgili birimlerin sunum yapacağı toplantıya milletvekilleri katılacak.
Yapımla ilgilenen genel sekreter yardımcıları hizmetlerle alakalı milletvekillerine bir brifing verecekler.
Milletvekilleri de gerekli kurumlarla bu brifingler neticesinde çalışmalarını yapacaklar.
Şehrin yatırımlarının görüşüleceği toplantı dar katılımlı ancak geniş konulu bir olacak.
Şehirde yerel yönetimler bakımından yapılan ve yapılacak çalışmalar görüşülecek.
İlerleyen zamanlarda ise daha da geniş katılımla ilçe belediye başkanlarının da katılacağı bir toplantının yapılması gündemde.
Toplantının bugün saat 14.00’te Trabzon Büyükşehir Belediyesinde gerçekleşmesi bekleniyor.
Toplantının ardından heyetin bir basın açıklaması gerçekleştirmesi bekleniyor.
ÖNCE İLÇELER, SONRA İL…
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezinin kongre takvimini açıklamasının ardından, il ve ilçe teşkilatlarında kongre hazırlıkları resmen başlamıştı.
CHP Trabzon’da ilçe kongreleri 13 Eylül’de başlayacak ve 5 Ekim’e kadar tamamlanacak.
Trabzon’da her bir ilçe için bu tarihler arasında ayrı bir gün belirlenecek.
Bu tarihlerin önümüzdeki hafta içinde netleşmesi bekleniyor.
İlçe kongrelerinin tamamlanmasının ardından gözler il kongrelerine çevrilecek.
CHP il kongreleri, 11 Ekim–5 Kasım 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
İlçe kongreleri tamamlanmasıyla birlikte CHP Trabzon İl Kongresi için net bir tarih belirlenecek.
Şu an için doğal aday olan İl Başkanı Mustafa Bak’ın haricinde aday olan bir isim kendisini açıklamadı.
İlçe başkanlarından il başkanlığı için aday olup olmayacağı ise soru işaretini koruyor.
ZABITA VE ESNAF BİLDİRİMLERİ AÇTI
Trabzon Büyükşehir Belediyesi zabıta ekipleri şehirde dilencilik yapan kişilere göz açtırmıyor.
Tabii bu denetimlere rağmen bazen Meydan bölgesindeki restoranlarda, kafelerde oturan müşteriler de dilenciler tarafından rahatsız edici seviyelere geldi.
Durum böyle olunca Büyükşehir Belediyesi zabıta ekipleri ilginç bir uygulamaya imza attı.
Bölgedeki dilencilerden hemen haberdar olabilmesi adına bir WhatsApp grubu kurdu ve gruba Meydan bölgesindeki esnaflardan da birer temsilci ekledi.
Yani Büyükşehir Belediyesi ile esnaflar el ele vererek dilencilere göz açtırmıyor.
Esnaflar da uygulamadan gayet memnun...
Bu dayanışma ve hızlı iletişim gerçekten güzel bir örnek…
DSİ’DE BEKLEYEN ÖLÜM İHALELERİ
Trabzon’da her sel olduğunda bir olağanüstü hâl ilan edilir.
Milyonlarca lira zarar.
Vatandaşın mağduriyeti, can kayıpları.
Sonra ne olur, aynı Beşirli’de olduğu gibi olay unutulur gider.
Beşirli’yi su basmasının nedeni neydi, yukarı mahallelerdeki su yollarının değiştirilmesi.
Benzeri birçok dere yatağının yoluna konulması noktasında DSİ’de bekleyen birçok köy ve mahalle için ihale dosyaları var.
Fakat bunlar sel sonrası iki hafta gündeme geliyor, sonra gündemden kalkıyormuş.
Bunların olmasını da istemeyen kurumlar değil, mahalledeki yolu, fındıklığı, bahçesi kendi etrafı zarar görecek diye siyasilere, belediyelere baskı yapan vatandaşlarmış…
Gerçekten çok ilginç değil mi?
Belki de yarınki sel o ihalenin yapılmasının önüne geçin kişinin ölümüne sebep olacak ama…
Bu iş vatandaşın inisiyatifine bırakılmamalı.
Trabzon milletvekilleri bu konuda ellerini taşın altına koymalı ve acilen bekleyen ihaleleri tek tek halkın ağzına bakmadan hayata geçirmeli.
Bu işin şakası yok.
KULÜBEDEN KATKI YOK!
Trabzonspor, Papara Park’ta Samsunspor karşısında maçı koparabilecekken iki puanı elinden kaçırdı.
Bu beraberlik sadece skor tablosunda değil, oyun anlayışı ve saha içi disiplin açısından da ciddi soru işaretlerini beraberinde getirdi.
İlk yarıda baskıyı kuran, oyunu domine eden bir Trabzonspor vardı.
Ancak bu üstünlüğü ikinci yarıya taşımak konusunda sınıfta kaldılar.
Şutör özelliği olan oyuncular, böylesine kritik anlarda fark yaratmalıydı.
Aslında bu özellik sadece Zubkov’da var gibi görünüyor.
Kaçan fırsatlar, direkten dönen toplar bir yana, bitiricilik sorunu Trabzonspor’un en büyük handikabı olmaya devam ediyor.
Asıl eleştiriyi ise oyunun kontrolünü kaybettikleri bölümlerde hak ediyorlar.
Topu ayakta tutmayı başaramayan, oyunu sakinleştiremeyen bir Trabzonspor izledik.
Bu eksiklik, Samsunspor’un geri dönüşünü kolaylaştırdı.
Dakikalar ilerledikçe Bordo-Mavililer telaşlı ve dağınık bir görüntü verdi.
Büyük takım refleksi, sadece öne geçmek değil, öne geçtiğinde maçı koparmaktır.
Trabzonspor bunu yapamadı.
Hakem Adnan Deniz Kayatepe’nin yönetimi ise maçın tansiyonunu iyice yükseltti.
Sarı kartı es geçen müdahaleler, tartışmalı korner ve aut kararları, iptal edilen penaltı…
Bordo-Mavili taraftarların tepkisi boşuna değil.
Ancak sürekli hakem üzerinden konuşmak da Trabzonspor’un oyun içindeki eksiklerini gölgelememeli.
Çünkü bu takım sadece dış faktörlerle değil, oyundan kopmayla da puan kaybedebiliyor.
Orta saha ve kenarlarda ciddi eksiklikler göze çarpıyor.
Özellikle Trabzonspor’un yedek kulübesi hiç iç açıcı değil.
Son zamanlarda Trabzonspor kulübeden neredeyse hiç katkı alamadı.
Burayı da güçlendirmek şart oldu.
BU NASIL AMATÖRLÜKTÜR
Samsunspor’un Trabzon deplasmanı öncesi yaşanan olay, sadece bir kavga değil; aynı zamanda bir iletişim faciası olarak tarihe geçti.
Espiye’deki bir restoranda yaşanan silahlı saldırı sonrası iki Samsunspor taraftarının yaralanması zaten başlı başına vahim bir durumken, olayın ardından kulübün resmî iletişim kanallarından yapılan açıklamalar ise “kriz yönetimi nasıl yapılmaz” sorusuna derslik bir örnek sundu.
Samsunspor’un sosyal medya hesabı, olayın ilk sıcak anlarında yaptığı paylaşımda hem yanlış bilgi verdi hem de Trabzon’u adeta hedef tahtasına koydu.
Vefat bilgisi teyitsiz şekilde servis edildi, üstelik adres ve zaman bilgisi paylaşılmadan Trabzon töhmet altında bırakıldı.
Bu durum sosyal medyanın dinamikleri düşünüldüğünde yangına benzin dökmekten farksızdı.
Kısa sürede binlerce paylaşım yapıldı, Trabzon kenti ve Trabzonspor camiası haksız yere suçlandı.
Aradan geçen kısa sürenin ardından Samsunspor resmî hesabı bu kez yeni bir paylaşım yaptı.
Bu defa adres verildi, vefat edenin olmadığı belirtildi.
Yani ilk açıklamanın tamamen yanlış olduğu kabul edilmiş oldu.
Ancak bu düzeltme, ilk açıklamanın yarattığı algıyı geri çeviremedi.
Sosyal medyada “Trabzon yaptı” algısı çoktan yerleşmişti.
Sonrasında hem kulüp üzerinden hem de Başkan Yüksel Yıldırım aracılığıyla açıklamalar geldi.
Lakin bu noktada yapılan her açıklama, ilk yapılan büyük hatanın gölgesinde kaldı.
Çünkü kamuoyunun zihnine ilk düşen bilgi, en çok etkiyi bırakan oldu.
Bu da gösteriyor ki kriz iletişiminde ilk dakikalar her şeydir.
Yanlış bir bilgi, yanlış bir yönlendirme telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurur.
Samsunspor’un yaşanan olayda gösterdiği refleks, kulüp iletişiminde ne kadar hazırlıksız olduklarını gözler önüne serdi.
Doğru bilgi teyit edilmeden yapılan paylaşım, kulübün kurumsal kimliğini zedelediği gibi, şehirler arası dostluğu da baltaladı.
Bu işin en acı tarafı ise, saldırıya uğrayan taraftarların yaşadığı travma bir yana, bir yanlış bilgilendirme yüzünden Trabzon’un sosyal medyada hedef gösterilmesi oldu.
Bu tablo bize bir kez daha gösteriyor ki: Futbol sahada oynanıyor olabilir ama kulüplerin iletişim sahasında yaptığı hatalar, bazen saha içindekinden çok daha büyük yaralar açabiliyor.
