Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yıkılması için talimat verdiği Ordu sahil yolundaki gökdelenlerin arazisine yürüyüş yolu, oturma grupları ve çay bahçesi yapıldı.
DHA
Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından 2018 yılı mayıs ayında ihale yoluyla satışa çıkarılan Altınordu ilçesine bağlı Kirazlimanı Mahallesi'ndeki Belde Otel arsası üzerine bir konsorsiyum şirketine 17’şer katlı, 280 daireli 3 bina için ruhsat verildi.
Aynı yıl binaların yapımına başlandı.
Belediyede yönetim değişikliğinin ardından, yerel seçimlerde Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine seçilen eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi Güler, binaların kentin siluetini bozduğu ve hukuksuz yapıldığı gerekçesiyle yıkımı için konuyu Belediye Meclisi’ne taşıdı.
Burada alınan karar doğrultusunda binalar mühürlendi. Ardından binaların yıkımı için mahkemeye başvuruldu.
Cumhurbaşkanı yıkım talimatı verdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan da partisindeki bazı milletvekilleri ile bir araya geldiği toplantıda, “Belediye Başkanı Hilmi Güler'e kaç kez söyledim, nasıl yıkmazsınız?" diyerek binaların yıkılması yönünde talimat verdi.
Ordu Büyükşehir Belediyesi, Ordu İdare Mahkemesi’ne başvurarak yapılan inşaatın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını gerekçe gösterip, binanın yıkılmasını talep etti.
Yeşil ve mavinin arasında deniz kıyısında yükselen ve 12’nci kata kadar ulaşılan inşaat için mahkeme yıkım kararı verildi.
8 ayda yıkıldı
2020 yılında başlanıp, 8 aylık çalışmayla yıkımı tamamlanan binaların bulunduğu alanın yeniden halka açılması için Büyükşehir Belediyesi, geçen yıl alanda çalışma başlattı.
Yaklaşık 14 bin metrekare alan üzerinde uygulanan proje kapsamında yürüyüş yolu, çocuk parkı, oturma grupları, seyir terası, çay bahçesi, otopark, sergi salonu, eğitim ve toplantı odaları inşa edildi. Ağaçlandırma çalışmalarının da uygulandığı alandaki çalışmalar tamamlandı.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, yasaya uygun olmayan gökdelenlerin yıkılarak, alanın halkın kullanımına açıldığını söyledi.
İstanbul'daki Pierre Loti gibi yaptık"
Bölgenin doğal yapısını bozmadan çevre düzenleme çalışması yaptıklarını belirten Güler, şunları söyledi:
Ordu’nun 110 kilometre sahili var. Bu sahiller halkımızın. Dolayısıyla burası halkımızın kullanması gerektiği yerlerdi. Buradaki gökdelenleri yıkıp yeşil alan yaptık ve halkımıza açtık. Binalar yıkılırken de vatandaşımız buraya akın etti. Burada denize girdi. Alanı çevre düzenlemesiyle geliştirdik. Ağaçlar diktik. Oturma grupları koyduk. Burayı halkımıza açtık. Tamamen sosyal ihtiyaçlara cevap verecek şekilde, doğasını bozmadan, ağaçların en ufak bir tahribatına zarar verilmesine engel olarak doğal yapısını değerlendirdik.
Buradaki doğal yapıda tıpkı İstanbul’daki Pierre Loti gibi burayı denizle, çam ağaçlarıyla, çay bahçesi olarak halkımıza açtık. Geliyorlar buraya hem kafalarını dinliyorlar hem de ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Bundan dolayı bir avantajımız oldu. Eğer bunu yapmasaydık, bu bir emsal teşkil edecekti. Yüksekliği serbest bir şekilde diğer binalarda emsal teşkil edecekti.
Sahili çok yanlış bir şekilde kullanacaktık. Halktan kopuk, denizden kopuk bir yere gelecekti. Bununla birlikte hiçbir kaçak yapıya, hiçbir kaçak oluşama imkan vermeden her tarafı temizledik. Şu anda tertemiz 110 kilometrelik bir sahiliyle Ordu hem doğasıyla hem turizmiyle hem kültürüyle bir bütün halinde ikinci yüzyıla hazırlanıyor.
Çocukluğumuzda burada yüzüyorduk. Balık yakalıyorduk. Ağ çekiyorduk, midye çıkarıyorduk. Burası bizim çocuklarımızın anı yeri. Hepimize ait olan bir yerde anılarımızı geri aldık. Onlara yeniden burayı hediye etmiş olduk. Burası bir çekim merkezi olacak.