Maçka ilçesi ilimizin 18 ilçesi içerisinde kırsal kesimde yeralan 8 ilçeden sadece bir tanesidir.
Güncel nüfusu 27322 olup, bu nüfusun tamamı kent merkezi dahil olmak üzere 67 mahallede oturmakta ve nüfusun 13981'i erkek ve 13341 ise kadınlardan oluşmaktadır.
Yine nufus büyüklüğî bakımından 18 ilçe içerisinde ise 11.sırada yer almaktadır.
Maçka bir turizm alanı olmakla birlikte bu potansiyelin çeşitlendirilemediği ve turizm aktivitesine uygun sahalarda ise bakımsızlık başta olmak üzere,gelişme ve yatırımların yapılmadığı bir gerçekliktir.
Buradan çağrışımla zigana dağına belini yaslayan Hamsiköy mahallesinin etrafında, Güzelyayla, Dikkaya ve Çıralı mahalleleri bulunmakta (Bu mahallelerde 1282 kişi yaşamaktadır) ve buralarda yaşayan insanlar kısmen bitkisel üretim, orman ürünleri ve daha çok hayvancılıkla geçimlerini sağlamaktadırlar.
Bu anlamda geçim çok zor olmakla birlikte insanlar yıl oniki ay tabiri caizse gazap içinde yaşarken, tüm bu sorunlara karşı toprağını terketmeden ülkesine bağlılığını en samimi mücadele ile göstermişler hala da göstermektedirler.
Yani daha açık bir ifadeyle kırsal kesimde yaşlısı, genci, kadını ve erkeğiyle (Hamsiköy insanları) dinamik bir ruhla "YAŞAM SAVUNUCULUĞUNA"devam etmektedirler.
HAMSİKÖY'Ü KAÇ KİŞİ ZİYARET EDİYOR?
Hamsiköy doğal güzellikleriyle Maçka'da önemli bir yer olmakla birlikte Trabzon-Gümüşhane ve Erzurum yolu üzerinden ayrı bir varyantla ulaşımın (Zigana yolu) devre dışı bırakılması neticesinde mahallenin yöre için sosyal önemini azaltmış ve bu çizgi korunamadığı için işlevsellik gittikçe zayıflamıştır.
Ancak Hamsiköy bu anlamda kırsal kesimde girişimci yaratılmasının mini bir örneği olup, buradaki sosyalleşmenin ilimizin turizm amaçlı yatırımlarında deneyimlenmiş olduğu için örnek alınması faydalı olacaktır.
Hamsiköy tarım, hayvancılık, süt fabrikası işletmesi ve günübirlik turizm faaliyetleriyle zigana yolu açılana kadar Gümüşhane, Erzurum ve Erzincan illerine ulaşımda önemli bir merkez ve konaklama konumu özelliği taşımıştır.
Bu özelliğinden dolayı insanların beynine kazınarak Maçka'nın LOGOSU haline gelmiştir.
Yani süreç içerisinde Hamsiköy eski misyonunu ve orada oluşturulan hizmet kültürünü kaybetmiş ve yine hiçbir desteksiz insanların gayretiyle haraketlenmeler sürmektedir.
Bu durum sadece orada yerleşik insanların ve Maçka yöresindeki (Zigana'daki eski sosyal tesis sahipleri) girişimci insanların gayretleri ve didinimleriyle ivme kazanırken devletin bu anlamda katkı vermemeside üzücülük yaratmaktadır.
Halbuki Hamsiköy'ü yıllık ortalama yerli yabancı 100 bin kişi ziyaret etmekte ve bu insan trafiği Maçkaya yıllık 15 milyon civarında GSMH yaratmaktadır.
KIRSAL KESİMDEN ELİNİ ETEĞİNİ ÇEKMESİ ANLAŞILABİLİR DEĞİLDİR
Demek ki kırsal kesimde iyi planlamalarla güzel gelişmeler yaratma imkanı herzaman mevcuttur.
Birde ulusal ölçekte söylemlendirilen SÜTLAÇ gibi bir marka oluşturulması eksratan başka bir reklamada gerek kalmamıştır.
Aynı zamanda merkezi konum özelliği taşıyan bu alanda,etrafdaki köylerde üretilen ürünler (Bitkisel,Hayvansal ve Yöresel el ürünleri) pazarlanarak çiftçiler yılonikiay para kazanır duruma geleceklerdir.
Aslında Hamsiköyde klasik yapı planları devam ederken dışarıdan gelenlerin bu kültüre uymamaları doğallığı bozmakta ve müdahalede görmedikleri için kendi kafalarına göre hizmet üniteleri tesis etmektedirler.
Bu durum görsellik,kırsal kesim ve turizm amaçlı kriterlere zarar vermekte oluşan heterojen yapı ise uzun vadede Hamsiköy'ü içinden çıkılmaz sorunlarla boğuşma durumunda bırakacaktır.
Zigana yolunun açılması ile uzun süre atıl kalan Hamsiköy'ün yine aynı manzarayı yaşamaya dayanamayacak ve yeni bir çöküşle sonunu belirleyecektir.
1974 yılları ve öncesinde aktif olan Hamsiköy'ün varlıkları (Postane Sağlık ocağı, Ortaokul, İlkokul J̌andarma, Otel, Lokanta, Kahvehane ve diğerleri) kapatılarak "YETİM"bırakılmıştır.
Devletin böyle turizm amaçlı kırsal kesimden elini eteğini çekmesi anlaşılabilir gibi değildir.
Kamu kurumlarının kapatılması sonucu Hamsiköyde belediye hizmetleri (İmar planı, Kanalizasyon, Park, Bahçe Tuvalet, Çöp vs.) yeterli ölçüde verilmediği için özellikle kanalizasyon sızıntıları çevrede sıkıntı yaratmakta ve önlem alınmamaktadır.
Hayvancılık merkezlerinden bir yöre olan ve süt fabrikasının kurulu olmasıda buna bağlıyken bugün hayvancılık çok azalmış ve sosyal tesisler ile Hamsiköyü ziyaret eden onbinlere ürün satan süt fabrikasıda kapanmıştır.
Gerek tarımsal üretim gerekse turizm ve diğer aktiviteler tek başına bir olgu olmayıp, kendi içinde iç ve dış bileşenleri mevcuttur.
MAÇKA BİRÇOK ÖNEMLİ DEĞER YETİŞTİRMİŞTİR
Bu bileşenler içindeki ve başroldeki en güclü örgüt devlet olup,ortalama 100 bin kişinin ziyaret ettiği dar bir ortamda güvenlik mekanizması yok ise sıkıntı orada başlamaktadır.
Zira devlet başta olmak üzere mal ve can güvenliği önlemlerini alarak diğer olaylarıda üstlenen bir yapıdır ve bunu yaşayarak görmekse herkesin en insani ve vatandaşlık hakkıdır.
Durum böyle olması gerekirgen devlet kendi kurumlarını kapatarak ve şimdi ise altyapı sorunlarıyla başbaşa kalan Hamsiköy halk tarafından yaşamaya ve yaşatılmaya çalışılmaktadır.
Tarihden gelen kronolojik misyonuna bakıldığında ileriye yönelik projeksiyonların yani (stratejilerin ,mevcut durumun, sorunların, fırsatların ve tehlikelerin) belirlenmesi ve buna göre planlama yapılarak kendi reklamını kendisi yapan Hamsiköy'ün modern bir hüviyete kavuşturulması acil bir eylem olmalıdır. Şayet bu önlemler alınmazsa bırakın altyapı sorunları,çevresel faktörler, çarpık yapılaşma, irtifa kaybeden tarım, gittikçe azalan hayvancılık ve kapanan süt fabrikası neticesinde Hamsiköy'de "SOSYAL BÜTÜNLÜK" bozulmuş detavi edilmediği taktirde bir daha ayağa kalkması zor olacaktır.
Bu durum Türkiye tarihine not düşen ve değişik alanlarda birçok sanatçı, siyaset ve devlet adamı yetiştiren Maçka ilçesinin medeni ve sosyal yapısı yanında aktif insan kaynaklarıyla örtüşmemektedir.
ONUN İÇİN;
● -Hayvancılığin eski yıllardaki durumuna kavuşturulması için acilen devlet özel bir destek vererek çıftçi güçlendirilmeli ve tarımın hammadde ssğladığı süt fabrikasının yeniden üretime geçmesinin temin edilmesi,
● -Hiç olmazsa Hamsiköyde turizm trafiğinin yoğun olduğu dönemlerde güvenlik önlemlerinin kesintisiz alınması,
● -Altyapı sorunlarının ileriye yönelik gelişmeleride dikkate alarak planlanıp doğal ortamın istenmeyen kokulardan arıntırılması,
● -Mevcut sahanın mevzii imar planı yapılarak,doğal ve geleneksel yapı kültürüyle örtüşen,kırsal kesime renk katan eski binalarında restore edilerek model bir turizm ortamının yaratılması,
● -Oluşturulacak planlamanın Trabzondaki benzer kırsal alanlarda yapılacak turizm yatırımlarına örnek olması,
● -Turizmin giderek arttığı yörede Maçkaya özgü el ürünlerinin üretilerek pazarlanmasına olanak sağlanması,
● -Haftada bir gün insan trafiğinin aksatılmaması ve belirlenecek bir alanda organik halk pazarının kurularak yerel ürünlerin pazarlanması,
●-Yörede yapılan hayvancılığın bir gen merkezine dönüştürülerek,diğer illerdeki hayvancılıkla uğraşan çiftçilere gelir imkanı sağlanması,
● -Zigana güzergahında seyreden yerli ve yabancı turistlerin Hamsiköye yönlendirilerek Maçkaya giden yol üzerindeki köylerinde bu faaliyetten yararlandırılmasının sağlanması,
● -Aynı zamanda bu havzada turizmin çeşitlendirilerek kırsal kesimin bu kaynaktan beslenerek kalkınmasının sağlanması,
● -Yapılacak yeniden planlamanın ;ileriye doğru uzanan yıllar içerisinde değişecek,gelişecek ve çeşitlendirilerek turizm koşullarının ve çevre etkisinide kapsayacak şekilde ele alınması ile geleneksel dokunun ön planda tutulması çök önem taşımaktadır.Yoksa çarpık yapılaşma devam ederse Hamsiköy'ün ekonomik olarak kazandırdıklarından kaybettikleri çok daha fazla olacaktır.
İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN
Dışarıdan gelen gezginler Hamsiköy'ü fevkalade güzellikleriyle anlatmışlar ancak bu anlatılan güzelliklerden uzaklaşdığı üzücü olmakla birlikte bir yokoluş sürecinin devam etmesi ise kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinin duyarsızlığı, Hamsiköy'de sosyal bütünlüğün bozulmasına ve bakımsızlığına sebep olmaktadır.
Acilen bu hususa bütünleşik bir müdahalenin yapılmasi Trabzon'umuzun ve Maçkamızın "LOGOSU"olan Hamsiköy sonsuza kadar yaşatılmalıdır aksi durum hiçte hak edilir değildir.
Aynı zamanda Hamsiköy'de geleneksel konut tipinden uzaklaşılarak, yerleşik aileler bu duruma bağlı kalırken dışarıdan gelenler bu kültüre aykırı haraket ederek kültür bütünlüğü yokedilmiş ve bir tarih gözlerimize baka baka silinmeye doğru gitmektedir.
Ayrıca yörede oluşan farklı gelir grupları sosyo-kültürel yapıyıda değiştirmiş ve sosyal bütünlük Hamsıköy de bu yüzden dağılmıştır.
Onun için yukarıda anlatılanlar ve daha fazlası biran önce devreye sokularak Hamsiköy ve kültürü yaşatılarak gelişen güçlü bir turistik çekim merkezine dönüştürülmelidir
İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN (ŞEYH EDEBALİ)