Geçtiğimiz Pazar, küçük kızımla birlikte soluğu Ortahisar’daki Zağnos Vadisi’nde aldık.
Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin vadide hayata geçirdiği Eğlence ve Macera Parkı, çocuklara hareket, ailelere nefes aldıran bir yaşam alanı olarak şehrin sosyal dokusuna güzel bir renk katmış.
★
Yemyeşil vadi, tertemiz bir alan ve çocuklar için tırmanmalı, zıplamalı, sallanmalı oyun grupları…
Şehir merkezinde nefes alınacak böyle bir yer yapmak kolay iş değil.
Emeği geçenleri gönülden tebrik ederim.
★
Lakin…
Hak verirsiniz ki, bizde güzel kusursuz olmuyor.
Bahse konu parkta öyle bir eksiklik var ki, özellikle anne babaların bütün enerjisini alıp götürüyor desek yersiz olmaz.
Bilet sistemi…
★
En başta dediğimiz gibi…
Parkın içinde birbirinden farklı çok sayıda oyun alanı var ancak hepsinin bileti tek bir noktadan satılıyor.
Haliyle bu da şu demek:
Çocuk, parkın bir ucundaki trambolini görüp koşuyor, siz de onun peşinden.
Şayet beğenip oynamak isterse, bilet almak için tekrar başladığınız noktaya, yani girişteki tek kasaya dönüyorsunuz.
★
Adı üstünde; Çocuk…
Gişe kuyruğunda işiniz bitene kadar fikrini değiştirip “Ben artık salıncağa binmek istiyorum!” derse, yandı gülüm keten helva!
Bir yandan çocukla oyun alanı kovalamacası, diğer taraftan aynı gişede sıra savaşı…
Üstüne, art arda arızalan pos cihazının getirdiği gerginlik de cabası!
★
Bu arada…
Gişede görevli personellerin haklarını teslim etmek gerek.
Beyefendiyle hanımefendi, onca yoğunluğa rağmen güler yüzlerini eksik etmeden, büyük bir sabırla herkese yardımcı olmaya çalıştılar.
Yani ne bir ters bakış, ne de bir kırıcı söz…
Organizasyondaki eksikliği giderme adına ellerinden gelenin çok daha fazlasını yaptılar diyebiliriz.
Sistem yetersiz ama niyet ve gayretleri tamdı.
★
O yüzden eleştirimiz kişilere değil, yapıya.
★
Şimdi.
Göründüğü üzere ortada gerçekten kıymetli bir emek var.
Ve bu gayretin eksik birkaç detayla gölgede kalmasına gönüller razı olmuyor.
Dolayısıyla, sorunun çözüme kavuşması noktasında yapıcı bir öneri sunmak isteriz.
Macera Parkı’nda her oyun alanının yakınına küçük bir bilet satış noktası ya da otomatik ödeme cihazları konulabilir.
Veya mobil uygulama, QR kod ile biletleme gibi pratik çözümlerle sistem rahatlatılabilir.
Hal böyleyken bile, yani her hâlükârda özellikle hafta sonları, alana personel takviyesi bir tercihten ziyade gerekliliktir.
Özetle, ilgililere çağrımızdır;
Macera Parkı’nın ruhu tam ama sistemi eksik.
Bir iki ufak dokunuşla gönüller tam anlamda fethedilebilir.
VEFA BİTMİŞ BE KARDEŞİM!
Yazının en başında anlaşalım.
Öyle alınganlık yapacaksan, her cümleyi üstüne alacaksan, miden de kaldırmayacaksa…
Hiç zahmet etme, bu yazıyı okuma güzel kardeşim!
Zira bu yazı muhataplarına biraz dokunacak.
Hazımsızlık yapacak, bazılarını hop oturtup hop kaldıracak.
Yine de olsun.
Gerçekler birilerinin canını yaksın da, belki adamlık lügatlerini bir daha gözden geçirirler.
★
Bakın...
Bu memlekette bir şeyin artık adı konmalı.
Dava arkadaşlarını satanlar…
Yıllarını birlikte geçirdiği yol arkadaşlarını sırtından bıçaklayanlar…
“Abi-can” deyip, sonra menfaatine göre rota çizenler;
Bizim kültürümüzde bunlara ne dost denir, ne kardeş, ne de insan!
Bakınız, büyük harflerle yazıyorum: BUNLARIN ADI KALLEŞTİR!
Zira adam dediğin, yolu değil, yoldaşını düşünür.
Adam dediğin, çıkarına göre şekil değiştirmez.
Adam dediğin, adamlığını pazara çıkarmaz!
★
Bilinsin ki, satan adam, illaki satılır kardeşim.
Hepsi ama hepsi günü geldiğinde, aynı muameleye mutlaka uğrar.
Bizce uğramalı da!
★
Herkes tabi ki aynı masaya oturabilir.
Ama o masadan kim, neyin karşılığında kalkar, işte fark oradadır.
Ezcümle.
Unutma kardeşim, dostunu satan sadece bir dost kaybetmez…
Kendi vicdanını, saygısını da yitirir.
Ve dahası…
Bir gün döner dolaşır, hayat aynı sınavı mutlaka ona da sorar!
★ ★ ★
Yazmak iyi gelir.
Bana;
“apektas6161@gmail.com” adresinden ulaşabilirsiniz.