Futbolun bu bilinmezliği ona güzellik veriyor. Sen iyi oynasan ne yazar, tek pozisyonla mağlup duruma düşebiliyorsun.
Sezon başından beri hücumda Trabzonspor’un sıkıntısı var derken haftalardır savunmasının hataları yüzünden zor durumlar geçiriyor. Allah için Trabzozonspor ilk yarıda beklediğimden daha iyi oynadı. Ama bu iyi oyun, takım oyunundan daha ziyade şahsi beceriler üstüne kurulmuş gözüktü.
Aykut orta sahada Zokora’nın kaçak oyununu sırtlamaya çalışıp ilk yarıda iki kişilik mücadele etti. Trabzonspor bol pozisyon bulmasına rağmen skoru değiştiremedi ve ilk yarıyı mağlup kapattı.
Trabzonspor’un baskısı ikinci yarıda devam etti. Henrique’nin topu direkten döndü, Malouda’nın şutu çok az farkla kaçtı. Bilinçsiz baskı savunma güvenliğini terk etmeyi getirince her atılan uzun top Trabzonspor için tehlike oldu. Hücum ederken Trabzonspor kalesinde ikinci golü de kalesinde gördü.
Trabzonspor belki toparlar dengeyi kurar dedik ama olmadı.. 88’de Kenan’ın golü ile bir anda 3-0 mağlup duruma düştü..Böylece ligde oynadığı 3 maçtan sadece 3 puan çıkartan Bordo-Mavili ekip Avrupa’nın aksine kötü bir tablo ortaya koydu..
Mustafa Akçay’a bir abi nasihatı; iki tane mahalle takımını yenip playoff’a kaldın diye takımının futbol oynadığını zannediyorsun! Trabzonspor takımı bugüne kadar seyrettiğim takımların içerisinde en çok eksiği olan takımdır. Bu işin şakaya gelir tarafı da yoktur. Sağ açık, sol açık, santrafor, sağ bekin yok. Onur’u yanlız bıraktın Trabzonspor’u çok yakacak. Zokora sahte koşular yapıyor. Adrıan takıntını bırak. Geçen hafta da uyardım. Ben dostum, durum hiç iyi değil bilesin.