2022 yılı Ekim ayında yüzde 85,5 ile zirveye çıkan yıllık enflasyon, uygulanan ekonomik programlar sayesinde 2025 yılı Kasım ayında yüzde 31,1'e kadar geriledi. Bu düşüş, enflasyonun tüm sektörlere yayılmasıyla birlikte vatandaşların alım gücünde de belirgin bir iyileşme sağladı.
2022 ve 2023 yıllarında sırasıyla yüzde 64,3 ve yüzde 64,8 olarak gerçekleşen yıllık enflasyon, 2024'te yüzde 44,4'e, 2025 yılı Kasım ayında ise yüzde 31,1'e düşerek son dört yılın en düşük seviyesini gördü. Manşet enflasyonun yanı sıra, gıda, temel mal, hizmetler ve kira gibi alt kalemlerde de büyük düşüşler kaydedildi.
Gıda ve Temel Mal Enflasyonundaki Düşüş
2024'te yüzde 70,1 olan gıda enflasyonu, 2025 Kasım ayında yüzde 27,4'e düştü. Temel mal enflasyonu da aynı dönemde yüzde 56,5'ten yüzde 18,6'ya gerileyerek, 4 yıl sonra ilk kez yüzde 18 seviyelerine indi. Hizmetler sektörü ise özellikle kira ve eğitim kalemlerindeki düşüşle dikkat çekti. Kira enflasyonu, 2024 yılı Mayıs ayında yüzde 125,1 iken, Kasım ayında yüzde 63,6'ya gerileyerek 62 puanlık bir azalma yaşadı. Eğitim enflasyonu ise yüzde 104,8'den yüzde 66,2'ye düştü.
Kira Enflasyonu ve Deprem Etkisi
Kira enflasyonundaki düşüş, geçmişteki yüzde 25'lik tavan uygulamasının kaldırılmasının ardından artan birikimlerin sınırlı etkisiyle yaşanan gerilemeyi sınırlasa da, Kasım ayında yüzde 2,5 ile son 42 ayın en düşük aylık kira enflasyonu kaydedildi. Özellikle deprem nedeniyle azalan konut stoğu, kira artışlarının önünde engel teşkil ederken, önümüzdeki dönemde hızla tamamlanacak deprem konutları ve sosyal konut projelerinin devreye girmesiyle bu baskı azalması bekleniyor.
Alım Gücünde İyileşme ve Sosyal Etkiler
TÜİK verilerine göre Türkiye’deki ev sahipliği oranı yüzde 56, kira ödeyenlerin oranı ise yüzde 28 olarak belirtiliyor. Kira enflasyonundan doğrudan etkilenmeyen nüfusun oranı ise lojmanlarda yaşayanlar ve ailesinin evinde ikamet edenler gibi faktörlerle yüzde 72'ye yükseliyor. Eğitim alanında ise öğrencilerin yalnızca yüzde 10'u özel okullarda eğitim alırken, eğitim enflasyonu da büyük oranda nüfusun geri kalanını doğrudan etkilemiyor.
Enflasyondaki bu düşüşle birlikte, vatandaşların alım gücündeki iyileşmenin de hızlanması bekleniyor. Hem enflasyonun düşmesi hem de çeşitli sosyal konut projelerinin etkisiyle, Türkiye’nin ekonomik toparlanması ve refah seviyesinin artması öngörülüyor.
Sonuç olarak, enflasyonun kalıcı olarak tek hanelere indirilmesi hedefi doğrultusunda atılan adımların, Türk halkının yaşam standartları üzerinde uzun vadeli iyileşmelere yol açması bekleniyor.




