Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun 18. toplantısında, oturumun kapalı yapılması önerisi sunuldu. Başkan Numan Kurtulmuş’un yönettiği oturumda, önerge kabul edilerek toplantının yalnızca komisyon üyeleri ve davetli bakanlık/kurum temsilcilerinin katılımıyla yapılması kararlaştırıldı. CHP ve diğer muhalefet partileri, şeffaflık eksikliği gerekçesiyle bu kararın alınmasına karşı çıktı. CHP'li üyeler, kararın ardından salonu terk etti.

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir’den açıklamalar

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, komisyonun kapalı oturum kararını ve İmralı'ya gidişle ilgili tartışmaları değerlendirdi. Emir, toplantının bugünkü gündeminin milletin gözü önünde ve açıkça yapılması gerektiğini savundu. CHP’nin geçmişteki tavırlarını hatırlatarak, “Biz şimdiye kadar üç kez kapalı toplantı yaptık ve bu toplantıların kapalı olmasının doğru olduğuna inanıyorduk. Çünkü burada Milli Savunma Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı gibi önemli isimler devletin güvenliğiyle ilgili bilgileri bizimle paylaştılar” dedi. Ancak bugünkü toplantının, İmralı ziyaretinin tartışılması gibi kritik bir konu olduğu için şeffaf bir şekilde yapılması gerektiğini vurguladı.

Emir, "Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz, Kürt sorununu her zaman demokratik yollarla çözülmesi gerektiğini savunduk. Tüm kesimlerin açıklıkla, samimiyetle, cesaretle ve Meclis çatısı altında konuşarak bu sorunu çözebileceğini belirten bir partiyiz. Bizim için bu sorun, demokratikleşme ve anayasal eşit vatandaşlıkla çözülebilir bir sorundur" dedi. Emir, CHP’nin İmralı ziyareti konusunda geçmişte de öneriler sunduğunu ve bugünkü kararın, bu önerilere ne kadar ters düştüğünü ifade etti.

CHP'nin İmralı'ya gidişe bakışı

Emir, İmralı'ya yapılacak ziyaretin sadece birkaç milletvekiliyle sınırlı olmasının doğru olmadığını ve daha geniş bir katılımın sağlanması gerektiğini belirtti. “Komisyonumuzda 51 milletvekili bulunuyor ve başkan bile olmadan sadece 5 milletvekilinin adaya gitmesi yerine, teknolojik imkanlar kullanılarak daha kolay, daha katılımcı ve daha tartışmasız bir süreç yönetilebilir” diye ekledi.

Siyasi tıkanıklık ve çözüm önerileri

Emir, şu anki siyasi ortamı eleştirerek, “Bugün Türkiye’de kayyum uygulamaları devam etmekte, Kürtlerin belediye meclislerine girmesi suç sayılmakta ve siyasi tutsaklıklar artmaktadır. 10 yıl önce olduğu gibi, bugün de siyasi davalarla demokrasi darbe altına alınmış durumdadır” dedi. Demokratik siyasetin önü açılmak yerine engellenirken, toplumun gerçek ihtiyaçlarına çözüm üretilmesi gerektiğini vurgulayan Emir, “Milletimizin barış umutları, kişisel hırs ve ihtiraslara kurban edilmemelidir” ifadelerini kullandı.

CHP’nin İmralı ziyareti kararı hakkındaki tutumu

Emir, CHP olarak İmralı ziyaretine katılım sağlamayacaklarını ve bu tür tek seçenekli kararların doğru olmadığına inandıklarını belirtti. “Bizim için şeffaflık, adalet ve barışın sağlanması en önemli hedeflerdir. Bu süreçte de hep birlikte, demokratik yollarla çözüme gitmeliyiz” dedi.

Komisyonun kapalı oturum kararı ve İmralı ziyareti konusundaki tartışmalar, Meclis çalışmalarında şeffaflık ve denetim açısından yeni bir gündem oluşturdu. Ziyaretin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ve nasıl bir formatta yapılacağı önümüzdeki günlerde netleşecek. CHP, sürecin tüm tarafların katılımıyla, daha şeffaf ve açık bir şekilde yönetilmesi gerektiğini savunuyor.