CHP Cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu’nun yapacağı miting için Trabzon’a gelen CHP Yerel Yönetimler ve Dirençli Kentlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, Trabzon Bayburtlular Derneği’ni ziyaret etti. Ziyarete, Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, CHP PM Üyesi Ecevit Keleş ve CHP Ortahisar İlçe Başkanı Haluk Batmaz da katıldı. Dernek Başkanı Sadettin Okay, Zeybek ve beraberindekilere ‘hoş geldiniz’ diyerek ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Aslen Bayburtlu olan Zeybek, hemşerileriyle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile getirerek, “Ahmet Kaya başkanımız da benden dolayı bir Bayburtludur. Bayburt’a çok sık geliyor. Listesinde de, Belediye Meclis Üyeliği için bir hemşerimize yer verdi, bunun için de kendisine teşekkür ediyorum” dedi.
BAŞKAN KAYA’YA ÖVGÜ
Konuşmasında, Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya’nın Trabzon halkından gördüğü ilgiye dikkat çeken Zeybek, “Siyasetçi milletin oyunu almak istiyorsa önce milletin gönlüne girecek. Gönlüne giremediğiniz hiç kimsenin oyunu alamazsınız. Buraya gelmek için arabadan indik, 25-30 metre içinde gördüm ki, Ahmet Kaya Başkanımız, bütün Trabzonluların gönlüne girmiş. Vakfıkebir Belediye Başkanı’nın annesinin cenazesi için Vakfıkebir’e gittik, oradaki insanların da gönlüne girmiş. Ortahisar Belediye Başkanı, Vakfıkebir’de halk tarafından çok ilgi görüyor. Allah’ım yolunu açık etsin” ifadelerini kullandı.
“AHMET KAYA GİRDİĞİ İLK SEÇİMDE TRABZON’UN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI OLACAK”
“Ahmet Kaya girdiği ilk seçimde Trabzon’un Büyükşehir Belediye Başkanı olacak” diyen Zeybek, “Biz siyasette kimsenin düşmanı değiliz. Ahmet Kaya kendisinden önceki AK Partili Belediye Başkanının yerine geldi. Şimdiden söylüyorum 2025 yılı Mart’ın 15’inde söylüyorum; Ahmet Kaya girdiği ilk seçimde Trabzon’un büyükşehir belediye başkanı olacak. Milletin gönlüne giremezseniz hiçbir yere giremezsiniz, önce milletin gönlüne gireceksiniz. Ahmet Kaya’nın yönettiği belediyede kaynaklar dar, kendisinden önceki belediye başkanının seçtiği kadrolarla çalışıyor. “Personel alabiliyor musun?” diyorum, “Alamıyorum” diyor. Ama ne oluyor, oradaki insanlar AK Parti döneminde de işe girseler namuslu bir insanla çalıştıktan sonra başarılı işler yapıyorlar. Bizim yaymaya çalıştığımız temel anlayışımız budur. Önce Trabzon’dan teşekkür ediyorum. Gördüğüm kadarıyla Trabzon’da yaşayan Gümüşhane ve Bayburtluların çoğu Ahmet Başkanıma oy vermişler, hepsine teşekkür ediyorum. Kendisine çok inanıyorum, güveniyorum. Yol arkadaşlarının da çok başarılı işler yaptığına tanık oluyorum. Şu çarşıda gezdiğimde insanların ona karşı duyduğu yürekten sevgiden dolayı gurur duydum. Ben bir yönetici olarak, belediye başkanlarımızın halkın gönlünde nasıl iz bıraktığına bakarım. Sevgili başkanım sağ olsun, o bizim her şeyimiz” diye konuştu.
Zeybek, daha sonra ülke siyasetiyle ilgili konuştu, Ekrem İmamoğlu’nun CHP’nin Cumhurbaşkanlığı adaylığı sonrası yaşanan gelişmelere dikkat çekti.
CHP’NİN ÜYESİ SAYISINDA REKOR ARTIŞ
Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığının gündeme gelmesinden sonra CHP’ne yoğun bir ilgi olduğunu söyleyen Zeybek, “116 milletvekilimizin imzasıyla Sayın Ekrem İmamoğlu ön seçimde aday oldu. Önümüzdeki hafta pazar günü, 963 ilçe, 5 bin 200 mahallede 10 binden fazla sandık kurularak seçim yapılacak ve Cumhurbaşkanı adayımızı belirleyeceğiz. Sayın İmamoğlu’nun adaylığı konuşulmaya başlandıktan sonra üye sayımız 1 milyon 250 binden 1 milyon 750 bine çıktı” dedi.
“MUHALEFET ETMEYEN PARTİLER SİLİNİP GİDİYOR, TABELA PARTİSİNE DÖNÜŞÜYOR”
Halkın, ülkenin gidişatından memnun olmadığını, partilere ve siyasetçilere çağrı yaptığını dile getiren Zeybek, bu çağrılara cevap veremeyen, muhalefet etmeyen partilerin tabela partilerine dönüştüğüne dikkat çekerek şöyle konuştu:
“CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı olarak şunu ifade etmek istiyorum; ülkemizin en büyük sorunu hayat pahalılığı, yoksulluk, işsizlik ve fukaralıktır. Sayıları 17 milyonu aşan emeklilerimiz açısından durum çok daha ağırdır. 20 yıl önce bir emekli maaşıyla 7,5 çeyrek altın alınırken, bugün 3 çeyrek altın alınabiliyor. Türkiye’de giderek kamunun kaynaklarının, devletin olanaklarının çok az bir kesime aktarıldığı, büyük halk yığınlarının ise çok ciddi sıkıntılar yaşadığı bir dönemden geçiyoruz. Bütün bu duygular içinde toplumda ciddi bir muhalefet anlayışı var. Halk gidişattan memnun değil, siyasetçilere çağrı yapıyor. İktidara muhalefet etmeyen partiler, tabela partisine dönüşüyor. Ya iktidarın güdümüne girip günü kurtarıyorlar ya da muhalefet etmedikleri için seçmende karşılıkları olmuyor.”
“İMAMOĞLU’NUN ADAYLIĞI GÜNDEME GELDİKTEN SONRA TÜRKİYE’DE DEVLET ELİYLE TERÖR ESTİRİLİYOR”
Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı gündeme geldikten sonra CHP’li belediyelere, belediye başkanlarına ve meclis üyelerine yönelik baskıların arttığına dikkat çeken Zeybek, “Son birkaç ay içinde özellikle Cumhurbaşkanı adayımızı erken açıklamamızı ifade ettiğimizden beri Türkiye’de devlet eliyle bir hukuk terörü estirilmektedir. Mahkemeler eliyle, belediyelerimize operasyon yapılmakta, belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz tutuklanmaktadır. Siyaset kurumu üzerinde baskılar oluşturulmakta, bir siyasi partinin lideri Ümit Özdağ, hiçbir biçimiyle yapmadığı işlerden dolayı bugün cezaevinde tutulmaktadır. Siyasetçisi, gazetecisi, basın kuruluşlarıyla, cezaevlerinin ağzına kadar doldurulmuş olduğu bir durumla karşı karşıyayız” dedi.
“ADALET, KAMU KURUMLARI, ÜNİVERSİTELER TALİMATLA İŞ GÖRÜYOR, BİR KUMPAS DAVASIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ”
Ekrem İmamoğlu’nun diploması üzerinden yürütülen tartışmalarla ilgili konuşan Zeybek, adalet kurumunun talimatla iş gördüğünü vurgulayarak şöyle konuştu:
“Yıl 1990. Kimse Ekrem İmamoğlu’nu tanımıyordu. Cumhurbaşkanı adayı olacak diye de bir şey yoktu. Yani 18-19 yaşındaki bir genç çocuğun verdiği bir dilekçe üzerine, o günkü tarihte 100 küsur öğrencinin yatay geçiş müracaatı sonrasında 51 tanesi geçiş yapıyor. Bunlardan birisi de İmamoğlu ve okula giriyor. Bütün derslerini veriyor, diplomasını alıyor, yüksek lisans yapıyor, okul futbol takımının kalecisi oluyor, bütün arkadaşlarıyla da görüşüyor. Üniversite okuduğuna dair bin tane fotoğrafı var. Bütün arkadaşları ayakta. Ama şu anda bir kumpas davası ile karşı karşıyayız. 5 yıl önce yine belediye başkanı iken ‘bunun durumu nedir?’ diye yazı yazıyorlar, o zaman ‘uygundur’ deniyor. Sonra bir daha yazı yazıyorlar, dekan ‘uygundur’ diyor. Sonra dekana diyorlar ki, ‘sen bu yazıyı vermezsen istifa edeceksin, biz bu yazıyı veren dekan atayacağız.’ Mahkemeye gidiyorsunuz, ‘buna tutuklama vereceksin’ diyor. Tutuklama vermeyeni görevden alıyor. Yani nasıl bir sürecin içinden geçiyoruz? Kararlar yukarıdan aşağıya veriliyor. ‘Ya buna uyacaksın ya benim istediğimi mahkemede vereceksin’ deniliyor. Bir tane beraat veren hâkimi sürüyorlar. Ekrem beyin ‘ahmak’ davasında İstanbul’daki bir hâkimi aldılar, Samsun’daki bir yerel mahkemeye sürdüler. Adalet talimatla iş görüyor, kamu kurumları, üniversiteler talimatla iş görüyor. Ama bütün bunlar milletin içinde yaşadığı sıkıntıyı çözüyor mu? Allah razı olsun Ahmet Başkan’dan. Gelirken, ‘Kent Lokantası açtık. Günde bin 500 kişi faydalanıyor. İnsanların durumu karşısında içim kan ağlıyor, emekliler geliyor bize, ‘sayenizde et yedik diyorlar’ dedi. ‘Kent Lokantası sayesinde et yiyorum, bizim evimize et girmiyor artık’ diyor insanlar.’ Yani mahkemelere, üniversitelere, kamu kurumlarına baskı yapınca; bu uygulamalar Trabzon’un fakirliğini çözüyor mu? Spor salonlarına baskı yapmak, Trabzonlu insanların yaşadığı fukaralığı çözüyor mu? Emeklinin çektiği sıkıntıyı çözüyor mu?”
Trabzon Bayburtlular Dayanışma, Yardımlaşma ve Kültür Derneği Başkanı Sadettin Okay, ziyaret için Zeybek ve beraberindekilere teşekkür etti.
