Forumun en dikkat çekici oturumlarından biri ise, KTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Deprem ve Yapısal Uygulama Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Fatih Yeşevî Okur tarafından gerçekleştirildi.

Okur, dünyada hızla gelişen otonom sistemler, robotik uygulamalar ve sensör teknolojilerinin deprem sonrası yapı güvenliği, yapı sağlığı izleme ve risk analiz süreçlerine nasıl entegre edildiğini anlatarak, Türkiye için kritik öneme sahip yeni nesil mühendislik çözümlerini katılımcılarla paylaştı.

Dr. Öğr. Üyesi Fatih Yeşevî Okur, sunumunda inşaat mühendisliği ile robotik teknolojilerin birleştirildiği yeni bilimsel çalışmaları anlatarak şu ifadeleri kullandı:

“Ben Fatih Yeşevî Okur. Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümünde öğretim üyesiyim, aynı zamanda Deprem ve Yapısal Uygulama Araştırma Merkezi'nin müdür yardımcısıyım. Biz inşaat mühendisleri olarak otonom araçlarla mühendisliği nasıl entegre edebiliriz üzerine çalışmalar yürütüyoruz.”

Deprem sonrası riskli yapılara mühendislerin girmesinin tehlike oluşturduğunu belirten Okur, geliştirdikleri robotik sistemlerin bu riski ortadan kaldırmayı hedeflediğini söyledi:

“Bir depremden sonra riskli bir binaya mühendislerin girmesi büyük tehlike oluşturuyor. Binanın çökme ihtimali var. Biz bunu önlemek için mühendislerin yapacağı değerlendirmeyi robotlarla ve otonom araçlarla nasıl yapabiliriz sorusuna odaklanıyoruz. Şu an gördüğünüz robotik köpek, betonarme binalardaki çatlak ve hasarları geliştirdiğimiz modeller sayesinde otomatik olarak belirliyor ve analiz sonuçlarını dışarıya aktarıyor.”

Okur, yalnızca robotik platformlar değil, yapı sağlığı izleme alanında da ileri teknoloji kullandıklarını anlattı:

“Yapı sağlığı hizmeti üzerinde çalışıyoruz. Binaların çeşitli noktalarına sensörler yerleştiriyoruz. Bu sensörler yapıdan toplanan verileri gerçek zamanlı olarak izlememizi sağlıyor. İnsan kalp ritmi nasıl doktorlara bilgi veriyorsa, bu sensörler de binanın ‘sağlık grafiğini’ çıkarıyor.”

Gerçek zamanlı veri akışıyla, yapıların 7/24 takip edildiğini belirten Okur, deprem sonrası hızlı karar desteği sağlayan sistemin önemine dikkat çekti:

“Bir deprem olduktan sonra dakikalar içinde binanın hasar durumu belirlenebiliyor. İnsanlar içeri girmeli mi, bina ağır hasarlı mı, bunları otomatik olarak raporluyoruz. Üniversitemiz bünyesinde birçok patentimiz var ve bu çalışmalar ulusal ve uluslararası ödüller kazandı. Geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanlığı tarafından Grand Prix ödülüne layık görüldük.”

Yomra’da bulunan yüksek katlı bir yapı üzerinden örnek gösteren Okur:

“Şu an Yomra’daki bir yüksek katlı binanın verisini gerçek zamanlı olarak görüyorsunuz. Sahaya gitmeden uzaktan binanın durumu hakkında bilgi sahibi olabiliyoruz. Mühendislerin mimari kaplamalar nedeniyle taşıyıcı sistemi her zaman göremediği düşünüldüğünde bu teknoloji çok büyük avantaj.”

Okur, çalışmaların yalnızca binalarla sınırlı olmadığını da vurguladı:

“Sadece binalar değil; barajlar, köprüler, tarihi yapılar üzerinde de çalışıyoruz. Yusufeli Barajı, Deriner Barajı ve Artvin Havalimanı yapısında da benzer sistemlerle görev aldık. Talep eden her kurum için mühendislik yapılarını izleyebiliyoruz.”

Robotik köpeğin teknik özelliklerini anlatan Fatih Yeşevî Okur, sistemin tamamen otonom çalışabildiğini belirtti:

“Bu robotik sistem bir nevi otonom bilgisayar. Üzerinde LIDAR sensörü ve kamera bulunuyor. Kendi konumunu haritalandırıyor. Derin öğrenme yöntemleriyle eğittiğimizde, gördüğü nesneleri tanıyor, çatlakları tespit ediyor, raporluyor. Bu yalnızca robotik köpekle sınırlı değil; drone’lar veya diğer insansız araçlarla da uygulanabiliyor. Önemli olan arkasındaki yazılım ve veri işleme teknolojisi.”

Ekran Resmi 2025 12 11 13.54.20Ekran Resmi 2025 12 11 13.54.39Ekran Resmi 2025 12 11 13.54.49Ekran Resmi 2025 12 11 13.54.58