Burak Yılmaz, yaptığı açıklamada, oyunculuk ve teknik direktörlük kariyerine dair duygularını samimi bir şekilde ifade etti. Şöyle konuştu:
TRT Spor'da Avrupa Sahnesi programına konuk olan Burak Yılmaz "Hiçbir zaman ne futbolculuğumda ne de teknik direktörlükte kendimi öne çıkarmak gibi bir düşüncem olmadı. Tabii ki hayallerim var, içimde çok güzel duygular taşıyorum. Ancak bu konularla alakalı konuşup insanların gözüne fazla batmak istemiyorum. Yine de içimde, kendi hayallerimde çok güzel şeyler var. Eskiden futbolculuk zamanlarımda her akşam yatmadan önce gol attığımı, gol kralı olduğumu ve şampiyonluklar yaşadığımı hayal ederdim. Şimdi de teknik direktörlükle ilgili çok güzel hayaller kuruyorum. Trabzonspor'u, Fenerbahçe'yi ve Beşiktaş'ı çalıştırmak için hak etmek lazım. "
Burak Yılmaz, geçmişte kendisine keyif veren dönemleri de hatırlatarak, "Bana en çok keyif veren sezonlardan biri kesinlikle 2010-2011 sezonuydu. Trabzonspor'da oynadığımız o yıl çok özel bir sezondu. Ayrıca Avrupa arenasında Galatasaray formasıyla yaşadığım anılar da unutulmazdı. Bir de Lille ile kazandığımız şampiyonluk çok değerliydi," dedi.
Son olarak, kariyerinin unutulmaz anlarına değinen Burak Yılmaz, "Şampiyonlar Ligi tarihine, o dönemde en genç yaşta gol atan oyunculardan biri olarak geçmiştim. O gol bir penaltıydı ve Chelsea’yi elemek için çok önemliydi. Son dakikalarda Cheka’nın kafa vuruşu direkten döndü; o gol olsaydı kesinlikle farklı bir hikâye yazılmış olacaktı," ifadelerini kullandı.