BÖLGESEL KALKINMA VE ÇEVRE DÜZENİ PLANI

Çevre düzeni planları bölgesel ölçekte hazırlanmakta olup alt bölgeler dahil olmak üzere bulunduğumuz bölgede; Ordu ,Giresun, Trabzon, Gümüşhane, Rize ve Artvin olmak üzere 6 vilayet için TR90 bölgesi olarak 1/100 000ölçekli plan hazırlanıp 2011 yılıda onaylanarak Resmi Gazete'de yayınlanmıştır.

Bu çalışmada bölgenin nasıl kalkınacağı bu kalkınmayı sağlamak için tarım, turizm, sanayi, endüstri, ulaşım, erişim, teknoloji, maden, hizmet sektörü ve diğer varlıklarının master plan anlamında çok iyi analiz edilmesi gerekmektedir.

Yapılacak çalışmada devletin tüm kurumları ve sivil inisiyatifle birlikte planlama konusundaki meslek disiplinlerinin ortak akıl çerçevesinde askı süreçleri dahil olmak üzere sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılmalıdır.

Olayın uzun erimli olması için planın kapsamı, bölgeye dair ortaya koyacağı vizyon, amaç, hedef, risk ve fırsatlar gibi durumların aktif hale getirilme alternatiflerine yönelik projeksiyonlarıda içermesi gerekmektedir.

Olay sadece bu aşamada kalmayıp plan seçenekleri, sektörel gelişme stratejileri, alt bölgeler (79 ilçe) kentsel kademelenme gelişmesi ve arazi kullanım kararları yani her türlü imara açılacak alanlar bu planda yer almalıdır.

Yani; ulaşım, erişim, turizm, tarım, madencilik, çevre sorunlarına yönelik yaklaşımlar mevcut durum, riskler, fırsatlar, sorunlar, potansiyeller gibi durumlar ve tehdit bileşenleri üzerinden oluşturulup geleceğe yönelik tercihleri içermelidir.

Bunun için verimlilik, tarıma dayalı sanayi, organik ve çeşitli tarım, çay, fındık, arıcılık için endemik flora alanları, kırsal balıkçılık, hayvancılık, mera alanları, maden potansiyeli, orman ve sit alanları, doğal kaynaklar, istihdam, altyapı, amaç, vizyon, ekolojik sürdürülebilirlik, bölgesel özel hedefler, illere yönelik kalkınma planları, kırsal kalkınma projeksiyonları, eşitlik ve sosyal adalet, yaşanabilirlik, katılım ve yönetişim, planlama yaklaşımı, bölgesel yaklaşım, sürdürülebilirlik, yerel ve bölgesel ekonomik kalkınma, kırsal ve kentsel yönetimler, teknoloji ve teknokent koridorları, fındık ve çay üretim koridorlarıyla bu ürünlere dayalı endüstri fabrikaları, eğitim, sağlık katı atık depolama, özel projeler ve benzeri ayrıntılar bu planda ve notlarında yer almalıdır.

Ancak, bu çalışmalar yapılırken altı vilayet ve illere ait 79 ilçe tüm varlıkları geniş anlamda bir saha çalışmasıyla ortaya konulması gerekirgen bu anlamda bir saha çalışması da yapılmadığı bilinmemektedir.

Onun için hazırlanan plan notlarında belirlenen hususların alt bölge bazlı gerçeklerle örtüşmediğide önemli bir sorundur.

Bu da yetmez planda yer alan bileşenlerin (Siyasi, idareci, sivil toplum, sermaye kesimi örgütleri, basın, üniversiteler, meslek odaları, belediyeler vs.) bu önemli plan çalışmalarında yer almalıdırlar.

Bu ve benzeri kuruluş temsilcileri hem kendi yerellerini ve hem de bölgeyi yani altı vilayeti çok iyi çalışmaları gerekmektedir aksi halde ortaya sağlıklı ve uzun vadeli bir plan konulması olanaksızlaşır.

Bu anlamda da yetkililerin plan notlarına bakıldığında elde edilen çıktılardan derslerine çalışmadıklarını açık seçik görülmektedir.

Zira bu bölgede 2024 yılı sonu itibariyle 2.707,777 kişi yaşamakta ve bu nüfusun 1.350,296'si erkek ve 1.357,481'ise kadın olup,geçim kaynakları ise ağırlıklı olarak tarımdır.

TR90 bölgesinde 79 ilçenin 75 'i tarım, 41 ilçe hem tarım ve hemde turizm alanı, 10 ilçe maden alanı ve 27 ilçede sanayi alanı olarak planda yer almıştır.

Ancak bölgenin çok önemli bir kısmı Trabzon'un 0/080'lik bölümü bu planda olmayan bir şekilde 4.sınıf maden alanı olarak ruhsatlandırılmış olup diğer illerde benzer konumdadır.

2011 yılında onaylanan bu plan aradan 14 yıl geçmiş olmasına karşın hiç bir yere kazma dahi vurulmamış ve plan arşivde unutulmuştur.

Geçim sorunundan dolayı bölgede kırsal boşalmakta, insanlar işlerini kaybetmekte, işsizlik gittikçe artmakta ,tarımdan kopmalar hızlanmakta, ekonomik sorun hat safhada, göç giderek artmakta ama bu sorunlara çözüm olacak çevre düzeni planından ses seda yok.

Bölgenin 0/080'inin maden alanı olarak ilan edilmesi neticesinde meydana gelecek çevre tahribatı ve yok edilecek toprakların bu planla örtüşür bir tarafı bulunmadığı halde, rant söz konusu olunca demek ki halka rağmen ne plan nede sair hususlar görmezlikten gelinebiliyor.

Onun içindir ki icraattan ziyade halkın iradesine önem vermemek ve ortak zenginliklerimizin(Madenler) elimizden alınmasında plan hiçte önem taşımamaktadır.

Yani planda verilen vaatler içeriği açısından daha ziyade söylem aldatmacası boyutunda nota dönüştürülmüştür.

Buradan bölge halkı adına sormak her insanın hakkı olup, hazırlanan çevre düzeni planı neden arşivlerden çıkarılarak bir derde deva olmak için fiiliyata intikal ettirilmiyor.

On dört yılda dünya değiştiği halde hiç bir şeyin eskisi gibi olmadığı ayan beyan ortatayken bu bölge insanının gittikçe garibanlaşmasına göz yumularak,sosyal ayrışmalara ses çıkarılmaması anlaşılabilir gibi değildir.

Neden samsundan Artvin'e kadar sahil zonunda toplu ulaşım ve ucuza seyahat anlamında demiryolu hala gündeme gelmemekte, yoksa bu illerin yönetimleri ve siyasileri toplumdanmı kopmuşlarda bizim haberimiz yok.

Ayağı yere basmayan sadece günü kurtarmaya yönelik söylemlerden ve içerikten yoksun oldukları için halk tarafından inandırıcı bulunmamakta ve tasvipte edilmemektedir.

Velhasıl çalışmayı devlet yaptı ,devlet halkına şaka yapmaz ve verdiği sözü yerine getirir.

TR90 bölgesi halkı bu planın gereklerinin yerine getirilmesini ve bir nebzede olsa nefes almayı beklemektedir/beklemekteyiz.

{ "vars": { "account": "UA-28164355-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-DQTZ4JSXP4" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }