AB’nin sınırda karbon düzenlemesinin 1 Ekim’den itibaren işleyeceğini duyurması firmaları harekete geçirdi
AVRUPA BİRLİĞİ, SINIRDA KARBON DÜZENLEMESİ MEKANİZMASININ 1 EKİM 2023’TEN İTİBAREN İŞLEYECEĞİNİ DUYURMASININ ARDINDAN TRABZON ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ (TOSB) HAREKETE GEÇEREK KONUYLA İLGİLİ ÇALIŞMALARA BAŞLADI.
Konuyla ilgili Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) ile beraber “Yeşil Dönüşüm” projesi başlattıklarını kaydeden Arsin Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Ali Sakarya, “Sınırda karbon düzenlemesi (SKD), karbon kaçağı olan ürünlerin AB’ye ihracatı sırasında salınımın azaltılması için bir vergilendirme sistemidir. Bunun başlıca sektörleri var. Firmaların daha az karbon salınımı yapması için uygulanan bir sistem. 1 Ekim’de devreye girecek. Aslında firmalar özelinde kendilerini de ilgilendiren bir konu. Biz farkındalık olması amacıyla bunlarla alakalı bilgilendirme toplantıları yapıyoruz. Bununla beraber sanayicinin bu konuda farkındalığını arttırmak ve yapması gerekenler noktasında toplu bilgilendirmeler yapıyoruz. Onun dışında biz Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) ile beraber bir ’Yeşil Dönüşüm’ projesi başlattık. Bu konuyla alakalı da çevredeki hem karbon ayak izinin hesaplanması hem de dönüşümde bizim neler yapabileceğimizle ilgili destek alıyoruz. Yeşil dönüşümün çevreye, doğaya büyük faydası olacak” dedi.
"Yenilenebilir enerji başlı başına ciddi bir konu"
Yenilenebilir enerjinin başlı başına ciddi bir konu olduğunu vurgulayan Sakarya, “Burada devam eden enerji nakil hattı projemizin yer altına alınma düşüncesi var. Amaç burada gelen salınımı azaltma ve elektriklenme ile ilgili var olan kaçakları engellemek. Arsin Organize Sanayi Bölgesi’nin kendi bünyesinde yürüttüğü ve buradaki sanayicilerimize güneş enerjisini kullanmaya teşvik ettiğimiz bir projemiz de mevcut. Şu an hâlihazırda Arsin Organize Sanayi Bölgesi’ndeki firmalarımız, var olan tükettiği enerjinin yüzde 19-20’sini zaten üretiyor. Şu an halen devam eden projeler ile birlikte bu rakam yüzde 35’lere çıkacak. Yenilenebilir enerji başlı başına zaten ciddi bir konu. Burada var olan bütün çatılarımız kurulsa dahi toplam enerjimizin en fazla yüzde 40-50’sini karşılayabiliyoruz. Zaten sistem içerisinde yüzde 100’lük gibi bir dönüşüm beklentimiz de yok. Tabii ne kadar enerjide dışa bağımlılığımızı azaltırsak ve enerji maliyetleri arttığında var olan üreticiler ve fabrikalar bundan ne kadar çok katma değer elde ederse ülkemize o kadar faydalı olacak” diye konuştu.
Bunlar da ilginizi çekebilir