29 Aralık 2024 tarihli Politik Güğüm köşesinde yer alan haberde şu ifadelere yer verildi:
Trabzonspor’dan görevden ayrılış süreci sonrası derin bir sessizliğe gömülen Abdullah Avcı şimdilerde ise neredeyse her platformda karşımıza çıkar oldu.
Abdullah Avcı kendisine yöneltilen sorulara da öyle kaçamak değil net cevaplar vermekten geri durmuyor.
Katıldığı programda birçok soru işaretini açıklığa kavuşturdu.
Hayatının en özel ve mutlu günlerini Trabzon şehrinde ve Trabzonspor yaşadığını da söyledi Trabzonspor’a kırgın olduğunu da.
Oysa Trabzonspor onu iki kez göreve getirip tam yetki vermişti.
Buna rağmen, ‘Galatasaray İcardi, Osimhen ve Batshuayi ile oynayacak.
Fenerbahçe Yusuf en-Nesyri, Dzeko ve Cenk Tosun ile oynayacak ben ise santraforsuz oynayacağım.
Potansiyelli Enis Destan veya U19’dan Poyraz’ı oyuna alarak maç kazanmaya çalışacağım’ diyerek sitem etmeyi de ihmal etmedi.
Aslında belki de tarihte bir daha eşi benzeri yaşanmayacak şekilde kulüp başkanının, hocasının arkasında durduğuna şahitlik edildi.
Ayrılış süreci için organize kötülükten bahsetmeye devam etti.
Trabzonspor taraftarlarının onu her gördüğü yerde samimi ilişkilerin devam ettiğini yineledi.
Başkan Doğan’ın Trabzonspor ve Türk futbolu için önemli bir kazanım olduğunu her zaman olduğu gibi yine vurguladı.
Kulübün ekonomisinin korunması için mücadele verdiğinin ve bunun bilinmesi gerektiğinin altını çizdi.
Daha fazla kredisi olması gerektiğini de açık yüreklilikle araya sıkıştırdı.
Asıl bombaya gelecek olursanız Trabzonspor’a geri dönüşüne yönelik soruları olumlu yönde yanıtlamaya devam etti.
Bakalım, ‘Samimi ve dürüst isen zaman seni haklı çıkarır’ tespiti yapan Abdullah Avcı süreci nereye doğru evrilecek?